Öztürk, KOSGEB desteğiyleseramik ve çini atölyesi açtı. Öztürk, bir yandan kursiyerlere sanatının inceliklerini öğretirken diğer yandan da Selçuk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümü'nde eğitimini sürdürüyor.Eğitim Merkezinde dikiş nakış üzerine usta öğretici olarak çalışırken bir öğrencisine yardımcı olmak için gittiği Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesinde (KMÜ) üniversitesinde hayatına başladığını anlatan Öztürk, Psikolojik sorunlar yaşayan öğrencisine bazı sıkıntıları eğitimle aşabileceğini tavsiye ettiğini anlattı.Öztürk, "Elinden tutup KMÜ Dekoratif Mimari Sanatlar ön lisans bölümüne götürdüm. Başvuru formunu aldık. Öğrencimi üniversite okuması için ikna etmeye çalışırken kendim de okumaya karar verdim. Sınava girip kazandım" diye konuştu.“GÜNDE 4 SAATİM YOLDA GEÇİYOR”Öztürk, "Gündüz çalıştığım için ikinci öğretime kaydımı yaptırdım. Gündüz iş, gece okul ve sonrası ev işleri. Zor oldu ama mezun oldum. Bir sene ara verip dikey geçiş sınavına başvurdum. Selçuk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümü'nü kazandım, 3. sınıftayım. Haftada 5 gün okul için Konya'ya gidip geliyorum. Günde 4 saatim yolda geçiyor. Zor oluyor ama sevdiğim için katlanıyorum" dedi.Mezun olduktan sonra atölye açmaya karar verdiğini ifade eden Öztürk:"Evimizin altındaki boş bölümü atölye olarak düzenledik. Burada kurs vermeye başladık. Malzeme temininde zorlanıyorduk, yaptığımız ürünleri pişirecek, sırlayacak fırınımız yoktu. Bunun için sürekli Konya'ya gitmek zorunda kalıyorduk. KOSGEB'in destek verdiğini duydum. Başvurdum, projem kabul edildim. Bir fırın, şablon torna ve normal torna, değirmen aldım. Böylece atölyemiz bugünkü halini aldı. Şu anda atölyemize çamur olarak giren malzeme işlenmiş, sırlanmış çini olarak çıkıyor” dedi.“ÜRÜNLERİMİZE İL DIŞINDAN DA TALEP VAR”Öztürk, farklı modeller tasarlayarak ilgi çeken eserler yapmaya çalıştıklarını anlatarak, "Karaman'da çini yapan başka bir atölye yok. Yaptığımız ürünleri sosyal medya üzerinden de pazarlıyoruz. Ürünlerimize il dışından da talep var. İki çocuğum var, hem anneyim hem öğrenciyim. Üniversite eğitimimi tamamladıktan sonra atölye çalışmalarım için daha fazla vakit bulacağımı düşünüyorum. Kurslar açarak bu sanatın daha fazla kişi tarafından yapılmasını sağlamak istiyorum. İstanbul'da birkaç sergide ürünlerim sergilendi. Daha çok sergiye, fuarlara katılmayı planlıyorum. İleride camilerin, otellerin, evlerin çini ve seramik işlerini yapabileceğimi düşünüyorum ayrıca Karaman'a özgü kültürel değerlerin hediyelik eşyalarını yapacağım” ifadelerini kullandı.Öztürk, insanın inandıktan sonra başaramayacağı şey olmadığına işaret ederek şunları aktardı:"Üniversiteye başladığımda çevremden gülenler oldu. 'Bu yaştan sonra okuyup da ne yapacaksın?' dediler. 'Keşke biz de okuyabilsek.' diyenler de vardı. Okumanın, öğrenmenin yaşı yok. Belli bir yaştan sonra üniversite sayesinde içimdeki sanatçı ruhu, gizli kalmış yeteneğimi ortaya çıkardığım için çok mutluyum. Bir şeyler yapmanın, üretmenin zevkini alıyorumHaber: Murat ÖZÜNAL
EKONOMİ
23 Mayıs 2017 - 14:53
44 YAŞINDA ÇALIŞKANLIĞIYLA ÇEVRESİNDEKİLERE ÖRNEK OLUYOR
Karaman’da çini ve seramik atölyesi açan Hatice Öztürk, çalışkanlığı ile çevresine örnek oluyor.
EKONOMİ
23 Mayıs 2017 - 14:53