"Türk Tarihinin Gözyaşları" adlı kitabımda başta Osmanlı İmparatorluğu olmak üzere tarihte kurulmuş olan Türk devletlerinin yıkılışlarındaki en büyük sebeplerin başında "Yönetim hataları" olduğunu ehliyetsiz, yetersiz, liyakatsiz, bilgisiz yöneticilerin çöküşü hızlandırdığını yazmıştım. Bütün bu yazdıklarımı dikkate alarak;
Türkiye'mizin sosyal bünyesinde temelden bir değişiklik yapılması gerekirse önce eğitimden başlanarak, toprağa yani üretime önem verilerek, köylerden şehirlere akınları durdurmak, şehirlerden köylere doğru akımı başlatmak gerekir.
Bugüne kadar yirmi bini aşkın köy boşalmış ve o köylerde bulunan okullar kapanmış, öğretmenler başka yerlere tayin edilerek bu köylerde insanlarla birlikte üretim de bitmiş ve ülkemiz en zaruri ihtiyaçlarını dışarıdan ithal eder hale gelmiştir.
Yıllar önce her hükümet değişikliğinde şöyle bir teklifte bulunmuştum : "Her köye öğretmenle birlikte, bir doktor, bir hemşire, bir ziraat mühendisi ve bir de veteriner" tayin edilerek köylerden şehirlere göçleri durdurmak ve bu suretle tarımı ve hayvancılığı geliştirerek üretimi artırmak mümkün olacaktır diye yazılı olarak bildirimde bulunmuştum.
Bu teklifim bir ara değerlendirilerek her köye öğretmenle birlikte bir de ziraat mühendisi atamaları yapıldı. Fakat o da çok uzun sürmedi atamalar durduruldu.
Yıllar önce merhum TAHSİN ÜNAL hocamızın yazıp sunduğu TARIM KENTLERİ projesi uygulamaya konulabilseydi, ülkemiz tarımda, hayvancılıkta ve üretimde hiç bir yere muhtaç hale gelmeyecekti.
Konya kadar toprağı olan Hollanda tarımda ihracat rekorları kırarken, ülkemiz saman dahil tüm tarım ürünlerini dışarıdan ithal eder duruma gelmişse, yönetenler nerede hata yapıyoruz diye oturup düşünmeleri ve gerekli tedbirleri almaları gerekir.
Güzel ülkemin taşı, toprağı kendisini işleyecek sanatkâr elleri ve kendisini yontup düzeltecek mahir elleri ve yöneticileri arayıp beklemektedir.
Hayırlı, huzurlu ve sağlıklı bir gün geçirmenizi diler, sevgi ve saygılar sunarım.
