HUKUK SİYASALLAŞIRSA…
Osman Nuri KOÇAK
Referandum süreci boyunca anlatıldı.
Hukuk, hak kavramından türeme bir terimdir. Hak ise sahibine aittir. Vazgeçilemez, devredilemez ve onun aleyhine yorumlanamaz. ( Canlı, cansız, insan, hayvan hepsinin hakkı kendisine aittir)
Hukuk devletinde haklar ve görevler yazılı hale getirilir ve buna herkes uyar. Hiçbir kişi ve zümrenin imtiyazı yoktur, ve hukuka aykırı olarak kollanamaz, kayırılamaz.
Yorum gerektiren hallerde ise güçlü olanın, yumruğu sıkılı olanın lehine değil, toplum lehine, güçsüzlerin lehine tavır alınır.
Hukuk bir kişinin veya bir siyasal akımın vesayeti altına girerse ne olur?
Yazılı hukuk bile yazıldığından farklı olarak uygulanabilir.
Böyle bir ortamda HAK kavramı ortada dolaşamaz. Kaf dağına kaçıp saklanır.
Gerçekten hakkınızı arayabilir misiniz?
Aramak için nereye gideceksiniz?
Hiç birisinin cevabı yok.
En azından olumlu değil.
YSK yazılı bir yasayı çiğniyor.
İtirazınızı kime yapacaksınız? Yapamayacaksınız…
Güçlülerden “ böyle bir şey yapılamaz” diye bir ses çıkıyor mu?
Çıkmıyor. Hatta güçlüler cenahında tam tersine, bu kararı onaylayanlar çoğunlukta.
Güçlü değilseniz nafile çabalamayınız…
Ufuktaki bulutlar nasıl yağmurlar getiriyor bu karardan belli değil mi?
Adaleti bir kişi veya zümrenin insafına bırakmak, hukuk devletliğinden istifa etmek demektir.
İki yüz yıl muasır medeniyet ve hukuk üstünlüğü diye boşuna mı çabaladık acaba?
Hukuka güçlünün ihtiyacı yok.
Mazlumun ve ezilenin ihtiyacı var…