BU GÜN BARİ…
Osman Nuri KOÇAK
Herkes bir beka sorunundan bahsediyor.
Doğru.
Bir beka sorunu var.
Bu sorunu ebediyyen sorun olmaktan çıkaralım. Nasıl?
Elbette yek vücut olarak.
Elbette beka sorununu bu topraklarda yaşayan her ferdin sorunudur ve sorun olmaktan çıkarmak için de herkes sorumludur ve görevlidir.
“Dün yangını çıkaranlar bu gün itfaiyeci olmuşlar” diyenlerimiz var.
Ne diyorsunuz? O zaman yangını çıkaranlar yangına müdahale ediyor diye yangına sırtımızı mı dönelim? Yanarsa yansın mı diyelim?
Hayır!
Yangının etkilemeyeceği bir ocak dahi yoktur bu ülkede. Çünkü emperyalizm hâlâ bu toprakları terk etmemiz konusundaki politikasından vazgeçmemiştir. Hâlâ Sevr’ in uğursuz özlemi içindedir.
Bunları en iyi iktidar sahipleri bilmeli ve gereğini yapmalı. Ama üslup gene aynı. Kin dolu, hesaplaşma dolu ve ötekileştirici.
Lozan demeye başladılar gene. Lozan kurucu kadro demek, Lozan Demokratik Cumhuriyet demek.
Ulanlar, şerefsizler, hainler, PKK ile işbirliği suçlamaları bir bakıma kişisel bir edep sorunu olabilir ama Lozan dediğiniz zaman karşılığı Sevr’ dir.
Devletin teröre ve geleceğimizi güvence altına almaya yönelik her mücadelenin yanında olmak bir fedakârlık değildir ki, asli bir vazifedir. Bunun partisi, inancı, cinsiyeti ve yaşı olmaz.
Hepimiz dilimize ayar vermeliyiz. En çok da elinde devletin mührü olanlar.
Kimse kimseye vatan sevgisi dersi vermeye kalkmasın, ikide bir insanları ve grupları hain ilan etmesin. Buna hadsizlik denir. Milletin gücünü bölmek demektir. Seçim hesabı yapılıyor demektir.
Biz bu topraklara gitmek için gelmedik. Toroslar’ın tepesinde son Yörük çadırının ışığı sönünceye dek buna kimsenin gücü yetmeyecektir.
Bir güç istisna…
Kendimiz…
İnanmayan tarihe bir baksın.
İdeolojik tarihe değil ama, Türk’ ün tarihine…