Halil İbrahim İncekara
Karaman Esnaf ve Sanatkarlar
Odaları Birliği Genel Sekreteri
Ahi Teşkilatının
asırlar boyu etkili olmasının en önemli nedeni, sahip olduğu kendine özgü
eğitim sistemidir. Kişiler, yeteneklerine uygun mesleklere yönlendirilip bu
alanda liyakat sahibi oluncaya kadar eğitilirdi. Yamaklıktan ustalığa giden
yolda, bilgi ve becerinin düzeyini ortaya koyan birtakım aşamalar vardı. Bu
aşamaları geçmek için hem mesleki bilgi hem de iyi ve ahlaklı bir insan olma
özellikleri gerekirdi.
Ahilikte
esnaflığın üç mesleki derecesi vardı.
*Yamak
ve çırak
* Kalfa
* Usta
Yamak
ve çırak olmak için, on yaşından küçük olmamak gerekirdi. İki yıl çalışan
yamak, yeterli bilgi ve beceriyi kazandığında çırak olurdu.
Kalfa
olmak için ise bir meslekte üç yıl çıraklık yapmak gerekirdi. Bu sürede gerekli
beceriler kazanıldıktan sonra törenle kalfa unvanı verilirdi.
Kalfalıkta
da üç yıl çalıştıktan sonra kişiler, ustalık almaya hak kazanırdı ve Ahilikte
önemli bir yeri olan ŞED KUŞANMA TÖRENİ ile ustalığa yükseltilirdi.
Usta,
kalfasının gerekli mesleki becerileri ustalık düzeyine getirdiğine inanırsa ona
ustalığını teklif ederdi ve törenle ustalık verilirdi.
Ahi
teşkilatında ustalık törenleri şöyle yapılırdı:
“Törene
bütün nakipler ve ustalar katılır. Önde nakipler ve arkada ustalar olmak üzere
iki halka halinde otururlar. Törende müftü ve kadı da yerini alır. Müftü,
ticaret ahlâkı ile ilgili ayet ve hadisleri içeren bir konuşma yapar. Bundan
sonra ustalığa geçecek olan kalfa, sağında nakip solunda ustası ile odaya girer
ve herkesi selamlarlar. Müftünün imama Kuran okuması için işareti ile tören
başlar. Kuranı Kerim’den sonra Nakip, ayağa kalkıp ustayı yanına çağırır. Ona
ahiliğin ahlakı ile ilgili nasihat eder. Bundan sonra usta adayının ustası,
usta olacak kalfası hakkında konuşur ve ona hakkını helal eder ancak şunu da
ekler: “Âlimlerin dediklerini, nakiplerin öğütlerini, benim sözlerimi tutmazsan
ana, baba, hoca, usta hakkına dikkat etmezsen, halka zulüm edersen, yetim
hakkını alırsan ve Allah’ın yasaklarından sakınmazsan hakkım haram olsun.”
Bundan
sonra usta, kalfasının beline ustalık peştamalını eliyle sarar. Yeni usta için
odadaki herkes dua eder ve o da büyüklerin ellerini öperek törenin son
aşamasını gerçekleştirmiş olur. Usta olanlar, isterlerse ve teşkilatın belli
şartları gerçekleşirse, şahsına ait bir işyerine sahip olabilirdi. Törende
bulunan ustalar yeni ustaya iş yeri açmada maddi destekte bulunurlardı.