Günlük olaylar bizi bazen üzüyor bazen sevindiriyor bizde bunu sosyal medyada dostlarla paylaşıyoruz..
Sosyal medya inkar edilemez bir etkinliğe ulaştı..
Anında milyonlar haberleşiyor belli bir konu üzerinde olumlu olumsuz görüş beyan ediyor..
Bazende hatıralara geçmişe gidiyoruz o günlerimizden hatırladıklarımızı yazıyoruz buda oldukça ilgi çekiyor..
Bende bu tatil gününde bir askerlik anımı yazayım dedim.
Ben 1970de 40 gün eğitimde kaldım inanın hatırladığım en çok hatıra o günden..
400 gün veya daha fazla yapanların dahada çok anısı vardır.
Askerlik hatıraları anlatılırken böyle başlanır.
BEN ASKERDEYKEN...
Öğretmenler 1960 a kadar yedeksubay olarak askerlik yapardı.
1961den itibaren yedeksubaylık kalktı.
Öğretmenler mayıs ayının son haftası askeri eğitime alınır Eylül ayının ilk haftasıda görev yaptığı yere döner öğretmen asker olarak iki yılı tamamlar ve teskere alırdı.
O üç ayda askerliğin temel kuralları öğrenilirdi.
Biz 1970 son olarak yaz eğitimine alındık ve bir daha yaz eğitimi olmadı. Öğretmenler görev yaptıkları köylerde asker olup teskere aldılar.
Aslında bizde öyle olacakmışız.Yaz eğitimin kaldıran yasa onay bekliyormuş ha bugün ha yarın imzalanır derken baktılar imzalanmadı bizi bir ay geç çağırdılar haziran başı değil de temmuz başında.Biz askerliğe başladık her an geri dönebilirsiniz denmeye başlandı.
Ama çıkan yasa biraz geç onaylanınca bizi kırkıncı günü aniden terhis ettiler.
O kırk günlük askerliğimde yazacak kırk hatıram vardır.
Bir cumartesi günüydü çarşı iznimiz olmadığı için koğuşun etrafındaki ağaçların altında vakit geçirirdik.
Bir ara az uyumuşum uyanınca ateşim var her tarafım dökülüp gider.
Arkadaşlar beni revire götürdü..
Revirde koğuş tamamen dolu.10 dan fazla asker hasta.
Ben verilen ilaçların etkisiyle su gibi terlemişim.
Nöbetçi askeri Dr. Geldi kontrol ediyor.
İlk baştakilere durumlarını soruyor çoğunada bir bahane ile kızıyor.
Baştaki bir asker komutanım,
-- Üşüyorum titriyorum..
Dr.- Böyle üstü açık dal t.....k yatarsan tabii üşürsün..Dedi. Ve üstüne nevresimi örttü.
Benimde üstüm iyi örtülü ve terliyim. Biz marizlenmeyeceğiz bari deyip rahatım.
Bana - Neyin var? Dedi.
- Komutanım ateşli gelmiştim verilen ilaçlardan sonra şu an su gibi terliyim.
Dr.Komutan - Ulan bu temmuz sıcağında böyle üstünü bastırırsan tabiiki terlersin.Deyip nevresimi üstünden çekti.
Acemi birliklerinde akıl ve mantık biraz geri planda kalır.
Birgünde sabah aşı için toplandık aşılar yapıldı koğuşa döndük koğuşa girdik postal çıkarmadan yatağa uzan komutu verildi..
O dakika geçmedi koğuş postal çıkar komutu.Çıkardık bir on dakika sonra
- Koğuş postal giy.
Güya istirahattayız..
Anladık ki askerlik sabrın sınandığı bir ocak.
Talebeliğimizde tarih derslerinde savaşların tarihlerini kazanılıp kazanılmadığını ve bu savaşta Hükümdarların Paşaların yaralılıklarını zafiyetlerini öğrenirdik.
Daha sonraki araştırma ve okumalarımızda askerin savaşlarda aç susuz kaldığını soğukta sıcakta karda çamurda günlerce uykusuz duraksız kaldığını öğrendik..
Demek ki asker ocağında asker sınanmada..
Nefsini midesini bedenini terbiye etmeyi öğreniyor.
Zorluklarda pes etmemeyi öğreniyor.
Şimdi Asker ocakları nasıl bilmiyorum.
Süre kısaltılsada normal askerlik yapanlar var.
Kısa dönem var. Bedelli var.
Kısaca..
Acemi birliklerinde acemi askerin doğru hareketi pek olmaz!!???
Askerlik yapanlar bilir.
Sevgi ve saygıla kalın.