[email protected]
Sivil Toplum Kuruluşları (STK) idealist insanların birlikteliğinden hayat bulur, azimli insanların gayretleriyle gelişir, güven veren ekiple kök salar, cesaretli insanlarla meyve verir.
Sizleri, Ankara’daki Karamanlılar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin kuruluş günlerinden, kısa adı KAREV olan Karamanlılar Eğitim, Kültür ve Sağlık Vakfı’nın kuruluşuna kadar olan sürecin bir kesitinde yolculuğa çıkaracağım.
Ankara, Karaman ve Karamanlı için bir ekmek kapısından çok, eğitim yuvasıdır. Her ildeüniversitenin olmadığı 2000’li yıllardan önce, üniversiteden mezun olan Karamanlı hemşehrilerimizin istatistiki dağılımı ortaya konulsa, kanaatimce ilk sırayı Ankara’dan diplomalılar alır. Tıp fakültesinden resim öğretmenliğine, mimarlıktan mali müşavirliğe meslek sahibi Karamanlıların eğitim aldıkları ve çalıştıkları kentlerin başında da Ankara gelir.
Ankara günümüzde bile belki Karaman’a yakınlığı, belki eğitim kalitesi ve okul çeşitliliği nedeniyle öğrencilerin üniversite tercihlerinde ilk sırada yer almaktadır.
Ankara’yı tercih edenlerden biri de ben oldum. 1974-1975 öğretim yılında Ekonomi Fakültesi’nde okumak üzere Ankara’ya geldim. 45 yıl olmuş.
Geldiğim yıllarda Ankara’da elbette Karamanlı hemşehrilerimiz vardı. Bürokratı, esnafı, öğretmeni, çeşitli meslekten yüzlerce hemşehrimiz olduğunu biliyorduk.
O yıllarda üniversite öğrencileri birbirine yaslanarak ayakta durmayı başardı. Bu zorunlu durum, baki dostluklara vesile oldu. Memleketin özlemi ve Ankara’nın zorlu koşullarına direnmenin tek yolu arkadaşlıklara güvenmekti.
İmkanlar kısıtlı, yurtlar yetersizdi. Tanışmak için kapısını çaldığımız bizden önceki kuşağın çayını içmek bana kısmet olmadı. Çayımızı da kendimiz demledik, dolup taşan öğrenci evimizde ikramı da eksik etmedik.
12 Eylül’ün hoyratlığı 1984’ten sonra kaybolmaya başladı, ezilen çimenler boy attı. Demokratik ortama adım adım geliniyordu. Bizler mesleğinin henüz başında gençlerdik ve dernek kurma hevesine kapıldık.
Mekan, Feridun Erdoğdu’nun mimarlık bürosu; dernek kurucularını Erdoğdu’nun ofisine götürme işi, çok kişide hakkı olan İbrahim Dedeoğlu’nda...
Karamanlılar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği için harekete geçilmiş. Yıl 1989, Temmuz’un ilk haftası. Bugün bazıları vefat etmiş güzel ağabeylerimiz, Karaman’dan kiraladıkları otobüsle Ankara’ya gelmiş, ki derneğe, dernek yönetimine destek verecekler.
Toplantı için bulabildiğimiz yer Bahçelievler’de bir düğün salonu. Salon kasvetli ama orada toplanan yaklaşık elli kişi çok mutlu. Maalesef aramızda, Ankara’yı bizden iyi bildiklerine inandığımız, imkanları da yine biz gençlere göre iyilerden beklediklerimiz yok.
Olmasın, bir gün derneğe onlar da gelecek, bizlere ağabeylik yapacak beklentimiz var.
‘Karaman’ın Koyunu’ dergisini hazırlıyoruz. İdarehane benim o tarihlerde oturduğum Batıkent’teki evim. Kerem Kalenderoğlu dizgiden matbaaya her işi üstlenmiş. Fotoğraflar rahmetli ağabeyim Hüseyin Tek’ten. Yüzümüzün akıyla işi başarıyoruz. Devlet Bakanı Işın Çelebi reklam buluyor, dergi maliyetini karşılıyoruz.
Arabaşı gecelerimiz, Ankara buluşmalarımız çok renkli oluyor. O yılların milyon tirajını yakalamış Hürriyet gazetesi başta olmak üzere ulusal basında Karamanlılar Gecesi haberlerimiz geniş yer alıyor. Derneğe gelmeyenlerin bir bölümü gecelere geliyor.
Allah rahmet eylesin, ilk başkanımız görgüsü ve bilgisiyle tebarüz etmiş bir insan olan Sabri Leblebici; herkese sıcak, sevecen... Bu sıcaklık ve sevecenlik derneğe teveccühü artırıyor.
Her şey güzel giderken bir kırılma yaşanıyor. Derneğe, kutuplaştırıcı, ayrıştırıcı bir hava ve kimlik hakim oluyor. Hiçbir siyasi altyapısı olmadığı halde, kendisini bir siyasi kimlikle tanıtan bir iki kişi, emekleri heba ediyor. Ayağımız, emek verdiğimiz o yere gitmiyor. Derneğimiz de iyiye gitmiyor.
O sancılı günler atlatılıyor. Yeni bir yönetim, yeni bir anlayışla derneğe sahip çıkıyor.
O da ne? Derneği sahipleneceğine inanılan, Karaman tarihinin gelmiş geçmiş en yaşlı belediye başkanı (başka özelliği aklıma gelmediği için böyle tanımlıyorum) yönetime ve derneğe cephe alıyor. Gerekçesini bilmiyoruz, kaç yıl geçti, yine bilmiyoruz. Talimat veriyor, mahkemeye veriyor, dernek binasının tahliyesini talep ediyor. Bir de geçmiş yıllara dönük kira istiyor.
Oysa mülkiyet, 1980 öncesi derneğin imkanları ile alınmış. Yaşar Evcen, her Ankara’ya gelişinde derneğe selam vermeden gitmemiş, geceleri ve etkinlikleri hiç kaçırmamış. Ama yeni başkan farklı; tez çıkın binamızdan, demiş, geri adım atmıyor.
Ama Karaman’ın cömert insanları Ankara’daki iyi niyetli dernek ekibini yalnız bırakmıyor. Kızılay’ın merkezinde bir dairenin alımı için hayırda yarışıyorlar. Hayır yarışını başlatan kişi, halen Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı olan, dönemin bakanı Lütfi Elvan. Sayın Elvan, Başkan Veli Bozkır’la elele veriyor, bir kaç günde dairenin parası temin ediliyor. (Bugün aynı binada, aynı katta ikinci dairemiz alındı. İki daire birleştirilecek, geniş bir mekanda KAREV faaliyet gösterecek. Hayır sandığımızda şer, şer sandığımızda hayır vardır. Biz buna tanık olduk.)
Dünün emek verilen derneğinden bugün KAREV doğdu. Mütevelli Heyet’e lütfen bir göz atın. Karaman’ın güzel ve cömert insanlarının bir bölümü aynı çatı altında.
Dün düğün salonunun kasvetli ve basık havasına aldırış etmeden mutlu olan bir grup gönül dostunu nasıl hatırlamam; KAREV’in kuruluş senedini imzalamak için Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Metin Kıratlı’nın daveti ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde, kahvaltı masasında zengin çeşitteki yiyeceklerin tadına bakarken hatıralar denizine daldım. Zihnim beni Bahçelievler’deki düğün salonuna götürdü.
Unuttuklarım lütfen affetsin. Rahmetli Sabri Leblebici, Dr. Mehmet Armutlu ve Mehmet Arı, Hüseyin Yıldızbaş, Eyüp Bağcı, Ali Pınarbaşı, Ali Çelik, İbrahim Dedeoğlu, Ömer Üre, Mehmet Karaman, İsmail Koz, Hayri Saraçoğlu, Orhan Yüksel ilk aklıma gelen isimler oldu.
Düğün salonunda o gün kalpleri heyecan ve mutlulukla çarpan hemşehrilerimizi bir gün vakıf binamızda yüzlerce bursiyer öğrencimiz tarafından karşılama hayali kurmaktan kendimi alamadım. Niye olmasın?
Şubat’ın ilk haftası, 5 Şubat 2019 Salı günü Ankara’da bahar havası vardı. Sıcaklık 15 dereceyi gösteriyordu.
Cumhurbaşkanlığı Beştepe Külliyesi’ne girişte KAREV Mütevelli Heyeti’ni Kabine Genel Sekreteri Osman Sağlam karşıladı. Güleç yüzüyle herkesi kucaklayıp, hoş geldiniz, dedi.
Toplantı ve kahvaltıya geçmeden önce koridor girişinde Külliye’nin en güzel tebessüm eden insanı, hemşehrilerini canıgönülden kucakladı. Şubat’ta dona çeken Ankara, bahara kucak açarken, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Metin Kıratlı, yürekleri ısıtan sevecenliği ve konukseverliğiyle hemşehrilerine Külliye’nin kapılarını açtı.
Gıpta edilecek insanlar, gıpta edilecek bir işi konuştular. Karaman’a ve Karamanlıya yapılabilecek hizmetleri ele aldılar. Niyetleri iyiydi, akibet de inşallah iyi olur.
Ev sahibi Sayın Kıratlı başta olmak üzere herkesin gözlerinin içi gülüyordu. Bunda riya yok, yalan yok. Fotoğrafları ben çektim. Deklanşöre basmadan önce herkesin gözünün içine baktım. Dedim ya, gözünün içi gülmeyen yoktu. Kendilerine sorarsanız kalplerinin de çok huzurlu olduğunu, güzel bir işi kotarmanın hazzını yaşadıklarını söyleyeceklerdir.
Vakıflaşma sürecinin mimarı Veli Bozkır teşekkürün en büyüğüne layıktır. Mahmut Feridun Erdoğdu, nezaketli kişiliğiyle birlikte bir beyindir, kendini emir eri olarak tanıttığına sakın inanmayın. Sayın Lütfi Elvan’ın Karaman’a hizmetlerini kim inkar edebilir?
Derneğin ilk yıllarından itibaren her etkinliğimizin fotoğrafını çeken ve bir Karaman sevdalısı olan rahmetli Hüseyin Tek’i hayırla yad etmek isterim.
Şu isimlere bakarak sizler karar verin; KAREV’den çok şey beklemeyelim mi?
Lütfi Elvan, Metin Kıratlı, Osman Sağlam, Esat Toklu, İlhan Hatipoğlu, Necati Babaoğlu, Sami Özdağ, İhsan Duru, Emin Duru, Kemal Boynukalın, Erol Şimşek, İsmail Tayyar, Ziya Duru, Sait Eren, Suat Sözer, Ali Güler, Ayhan Akgöz, Ahmet Tek.
Notlar
1. Karamanlılar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin kurulduğu yıllarda ve daha sonra en büyük hamisi,hepimizin ağabeyi Yılmaz Babaoğlu olmuştur. Yılmaz Ağabey’e şifa dilerim.
2. Derneğin adeta kovularak çıkarıldığı Esat Bağlayan Sokak’taki bina o günden bu yana boştur, hiç kullanılmamıştır. Misafirhane olarak kullanılmak üzere derneğimize tahsis edilmesi talebimize de maalesef olumlu yanıt verilmemiştir. Bakımsızlığa terk edilen ve derneğimizin kullanımına verilmeyen binanın bakım ve onarımı için asgari 40 bin liraya ihtiyaç olacağı ön incelemede tespit edilmiştir.
3. Derneğimizin bugün 70’li yaşlarını süren ağabeyleri ile irtibat kuran ve onlarla toplantılar düzenleyen İsmail Koz’un emeğini unutmamak gerekir.
Sitem: KAREV’in kuruluşunu, Karaman’daki yazılı basın ve sosyal medya geniş şekilde, bol fotoğraflı haber olarak duyurdu. Ama KAREV için hayırlı olsun telefonu veya mesajı beklenen yerlerden çıt çıkmadı. Valilik, Belediye, siyasi partilerin il ve ilçe yöneticileri, belediye başkan adayları, sivil toplum kuruluşları, üniversite camiası, sahi KAREV’den haberiniz olmadı mı? Siz böyle hayırlı bir oluşuma kayıtsız kalma hakkınız olduğuna inanıyor musunuz? Böyle bir oluşuma moral destek vermenin bir nezaket hali olduğunu hatırlatmak istedim.
Memleketimize hayırlı olmasını diler, elini taşın altına koyan mütevelli heyetine selam ve saygılarımı sunarım.
Hayırlı olsun emeği geçenlere teşekkür
hayırlı olsun,takdire şayan bir başarı,emeği geçenlere ve katkıda bulunanları kutluyorum,
Bütün zorlukların üstesinden gelerek dernekten vakfa geçiren üniversiteyi kazanıpta yatacak yeri olmayan öğrencileri evinde yatıran onlara maddi yardım yapmak için kapıları yorulmadan ça*** veli başkan bu vakıf seni hayırla yad edecektir emeği geçen herkese teşekkürler kaleminize sağlık
Karaman'ın uluslararası camiada, bilimsel çalışmalarda, yurt içi tanıtımlarda maddi manevi emeği geçen, ahirete göç eden tüm büyüklerimize, gönül dostlarına öncelikle Allah'tan (cc) rahmet dilerim. Mekanları Cennet olsun. Öyle şahsiyetler tanıyorum ki, yaptıkları iyilikleri ev hanelerinde dahi bahsetmediler. Fakat gel gelelim bu insanların cenazesine siyasi düşünce ayrılığından dolayı ne yerel yönetimden, ne resmi idare camiasından ne de STK temsilcilerinden katılım olmamıştır. Bu acı bir gerçektir. Şimdi bu insanların evlatları, kardeşleri KAREV kuruluşunda görev alıyorlar. Emeği geçenleri gönülden kutlarım. Başarılarınızın devamını dilerim. İnanan insanları bir kez daha tebrik ederim. Şerafettin GÜÇ Karamanoğulları Tarihi Araştırmacısı Yazar
Karev'in kuruluşunu sizin yazınız sayesinde öğrendim. Karev'in Karamanımıza hayırlı olmasını dilerim.
Ahmet Tek abi yapmış olduğunuz bu hizmetlerden dolayı Allahım razı olsun. İnşallah bu hizmetlerinizi hiç unutmayacağız