Şair Yusuf Yanç’ın Türkçe ile ilgi o güzel şiirinde;
“Karamanoğlu Mehmet Bey’i arıyorum
Göreniniz, bileniniz, duyanınız var mı?
Bir ferman yayınlamıştı;
‘Bu günden sonra, divanda, dergâhta, bargâhta, mecliste,
Meydanda Türkçeden başka dil konuşulmaya’ diye,
Hatırlayanınız var mı?
Dolanın yurdun dört bir yanını,
Çarşıyı, pazarı, köyü, şehri,
Fermana uyanınız var mı?...”
Diyor ya.
Karaman’da da son yıllarda bıraktık Türkçe ’ye sahip çıkmayı, nerede neler yapılıyor, ne oluyor, ne bitiyor pek bilen yok.
Herkes kendi âleminde, kendilerine göre bir şeyler yapıyor ama ne gören var, nede duyan.
Bu arada Basın mensupları da gördükleri ile değil de duydukları ile sosyal medya hesaplarındaki kurumların reklam amaçlı yaptıklarını haberleştirmek, bazı kurumların yaptıkları çalışmalarını izinli olarak bülten olarak attıkları haberlerle idare ediyorlar.
Israrla kurumlara sosyal medyalarındaki kısaca geçilen, detay verilmeyen konuları haber için genişletilmelerini istememize rağmen çeşitli mazeretlere sığınarak aynı şekilde devam ediyorlar. Bazı önemli Kurumların sayfalarında aylardır bir haber paylaşımı bile görünmüyor.
Karaman’ın geçmişine bakıyoruz, kim ne yapıyor bilgi veriliyordu. Yetkililer gittikleri yerlere özellikle Basın mensuplarını da götürürlerdi ve en önemlisi de belirli zaman aralıklarında da neler yapıldı, neler yapılıyor, daha neler yapılacak diye yapılan toplantılarda bilgilendirmeler yaparlardı.
Son yıllarda ise herkes kendi kabuğunda bir şeyler yapıyormuş gibi görünme çabasındalar adeta.
Tamam anlıyoruz, memlekette bir ekonomik kriz var ve birçok şey sınırlı yapılabiliyor da, çevremize baktığımızda, yapılanları gördüğümüzde ‘bu pekala Karamanımızda da yapılabilir’ demekten de kendimizi alamıyoruz.
Demem o ki; istenir ise, çaba gösterilir, ısrarla o işin üstüne gidilir ise yapılmayacak bir şey yoktur.
Yıllardır ‘Karaman’ın Tanıtımı’ konusunda bir şeyler yapılmaya çalışılıyor ama maalesef geldiğimiz noktada göze çarpan bir şey ortaya konulamadı. Karaman Tarihi ve Doğal güzellikleri ile Turizm değeri yüksek bir İl olmasına rağmen ne tanıtabiliyoruz, ne turist çekebiliyoruz ne de bu amaçla bir çaba görebiliyoruz.
Birlik ruhunu ortaya koyamadık, ocu, şucu, bucu anlayışını bir türlü kıramadık ve ortaya konulan birçok güzel çalışma hep göz ardı edildi, itibar edilmedi.
Bırakın genel birlik ruhunu, aynı anlayıştaki bir grupta bile 3 kişi memleket hayrına ortak noktada buluşamadığı için sırf kendi itibarları uğruna bu memleket insanlarının sorununu çözülemiyor.
Son yıllarda hiçbir yetkili Basın ile bir araya gelip te ‘Karaman’ın şu sorunu ile ilgili şunları yapıyoruz’ veya ‘Karaman’a bugüne kadar (istisnalar hariç) şunlar yapıldı, şunlar yapılacak’ diye bir açıklama duyanınız oldu mu?
Biz neden ve nasıl bu haldik?
Memleketimizde güzel şeyler görmek, güzellikleri yaşamak hepimizin beklentisidir ve bu beklentilere de cevap verecek olanlar lütfen üzerlerine düşeni bir zahmet yapsınlar.
Değerli Ahmet abi sonuna kadar katılıyorum. Şucuyu, bucuyu bırakıp Karaman için herkesin birlik olmasını diliyorum. Özellikle başkentte yaşayan Karamanlı bürokratlar yetkilerini kullanıp tanıtıma katkıda bulunurlarsa yaptıklarımız havanda su dövmek seviyesinde kalmaz. Şu kadar yıllık sanatçıyım, Karamanın kültürü ve sanatı için kitaplar yazıyorum, karamanı anlatan besteler yapıyorum, güya çok sayıda olan bürokratlar çıktıkları zirvelerden aşağılara inme zahmeti göstermiyorlar. TRT’den bile bir yetkili gelip benimle iletişime geçmedi. Kültür bakanlığından keza…
Kalemine eline saglik ahmet bey.