Ahmet KÜÇÜKCİCİBIYIK
1961 Anayasasında gazeteciler lehine yer alan hükümlerden sonra "Çalışan gazeteciler bayramı" olarak kabul edilen fakat 12 Mart 1971 askeri darbesinden sonra bu hakların bir kısmının geri alınması üzerine " 10 Ocak Çalışan gazeteciler günü" olarak değiştirilmiştir.
Basın dediğimiz zaman ilk olarak Haber peşinde koşturan gazeteci aklımıza gelmektedir. Kamuoyuna doğru bilgi akışını tarafsız bir şekilde yapan aynı zamanda kamuoyu da oluşturabilen son derece önemli bu mesleğin mensuplarıdır gazeteciler.
Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün de dile getirdiği gibi, gördüğünü, düşündüğünü ve bildiğini samimiyetle yazandır gazeteci.
Basın bir anlamda da halkı temsil etmektedir. Devlet ile halk arasında bir köprüdür. Bu bağın doğruluk üzerine kurularak sağlamlığının arttırılması da yine bizim, yani basın mensuplarının görevidir.
Olayları, ilkeli yayıncılık anlayışının bir gereği olarak tarafsız bir şekilde halka aktarmak, basının başlıca görevi, doğru ve zamanında bilgi almak da vatandaşın en doğal hakkıdır. Basın, her zaman ve her koşulda, başta kamu yararını göz önünde bulundurarak, yansız ve ilkeli habercilik anlayışını benimsemeli, bir kamu görevini yerine getirmenin bilinciyle ülke gerçeklerine, milli değerlere duyarlı olmalıdırlar.
Bizler Yerel basın temsilcileri olarak, ilimizde olan gelişmeler konusunda vatandaşlarımızı bilgilendirmekte, kentimizin kültürel, sosyal, turizm ve ekonomik gelişiminde de aktif rol oynayarak kentimize katkı sağlamaktayız..
Gazetecilik mesleğini bin bir meşakkatle ifa etmeye çalışan gazetecilerin, bu uğurda çoğu zaman canlarını feda ettikleri, bazen iş göremez hale düştükleri ve bu mesleğin meşakkatini aileleri ile birlikte göğüslemelerine karşın, gazeteciler maalesef hak ettiklerinin çok altında bir hayat standardında yaşamlarını sürdürmektedirler.
Mesleğini fedakar bir şekilde zor şartlar altında yaparak, gece gündüz demeden icra eden, kıymetli meslektaşlarımın, gazeteci arkadaşlarımın 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü bir kez daha kutluyorum.
