İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nden
mezun olan 48 yaşındaki Muhammet Seyda Ertuğ, iş hayatına, 1995-1997 yıllarında
Umde Mühendislik şirketinde proje mühendisi olarak başladı.
Ertuğ, 1997-2011 yılları arasında sırasıyla; Karaman Karmey
A.Ş.’de Genel Müdür Yardımcısı, Karaman Aroma Meyve Suları A.Ş.’de Teknik
Müdür-Genel Müdür Yardımcısı, Konya Makromak LTD. ŞTİ.’de Konya Bölgesi Baymak
A.Ş. Ana Bayiliği, Anadolu Etap Penkon A.Ş’de Operasyon Direktörlüğü
görevlerini yürüttü. Genç iş adamı Ertuğ, 2011-2013 yılları arasında Anadolu
Birlik Holding (Konya Şeker) A.Ş’de İcra Kurulu Üyesi ve Yönetim Kurulu Başkan
Vekilliği görevini yürüttükten sonra, Karaman Makromak LTD. ŞTİ.’deki şirket
sorumluluğunu sürdürdü.
HOBİ DİYEREK BAŞLADI, PROFESYONEL ÜRETİCİ OLDU
Makine mühendisi genç iş adamı Seyda Ertuğ, “Tarıma hobi
olarak başladım. Daha sonra bu sektör profesyonel hayatım oldu. Aroma meyve
sularında teknik müdürlük yaptım. Ve Anadolu Birlik Holding’de çalıştım. Bu
arada elma üretim sektöründe hobimi büyüterek bugünkü duruma geldik.
Engin Tarım Firması 2009 senesinde Engin Ziraat Engin Tarım
adı altında ilk olarak Akçaşehir’de kurulmuş bahçemizdir. 6 bin dekarlık alanda
hizmet veriyoruz. Toplam tüm ürün grubumuz 8 bin 100 dekardır. Tekirdağ ve
Karaman merkezde bahçelerimiz var. 1’i kiralık olmak üzere 3 adet soğuk havamız
hizmet vermektedir. 2 adet paketleme tesisimiz var. Hasat zamanı ile birlikte
personel sayımız bin 500’ü buluyor. Yatırımlarımızın merkezi Karaman’da
bulunmaktadır. Çünkü Karaman elmada ana merkezlerinden birisi konumda yer
almaktadır.
Hobi diyerek başladığım işimizi severek yapıyoruz. Biz ilk
bahçemizi yaptığımız zaman çok sevdiğimiz bir iş alanı olduğu için öncesinde
ticari yaklaşmadık. Fakat bir şekilde nasip ve kader derken işler yolunda
gitti. Elma işine ilk başladığımızda 6 bin ağaç vardı. Şimdilerde ağaç sayımız
2,5 milyona yaklaştı. Bu seneki toplam tonajımız ise 31 bin tonu buldu. Ve yine
son 3 sene içinde 55 bin civarında tonajımız oldu.
“ÜRÜN GRUPLARINI ÇEŞİTLENDİRİYORUZ”
Tekirdağ’da yaptığımız yatırımlara gelince 700 dekar yeni
bir yer aldık. O alana yeni elma ve kivi bahçeleri yapıyoruz. Ürün gruplarını
çeşitlendiriyoruz. Karaman’da da yine 400 dekarlık alanda yeni bir elma bahçesi
yatırımımız var. Yurt içi ve yurtdışında elma ticareti yapıyoruz. Özellikle
İstanbul Sebze ve Meyve Halinde iyi bir organizasyonumuz var. Marketlere iç
piyasaya ve yurt dışına çalışıyoruz. Dubai, Hindistan, Malezya, Kenya ve Rusya
gibi birçok ülkelere ihracat yapıyoruz.
YANLIŞ HASAT İHRACATI ZORLUYOR
2020 yılı elma için çok iyi sene değildi. Elma dalında prim
yaptı. Elma dalında satıldığı zaman kar getirdi. Ama şu an piyasa koşullarında
daldaki fiyatlarına göre o paralar toplanamıyor.
Bizim en büyük derdimiz aldığımız ürünlerdeki darbe oranı.
Hasadın hoyratça yapılması. Yani elma yumurtadan farklı değil aslında. Elmayı
10 cm yukarıdan bıraktığınız zaman darbe alır. Darbe aldığında elmayı ihracata
gönderemiyorsunuz. İhracata da gönderemediğiniz zaman bu sefer iç piyasa
çekmiyor. Çünkü ihracata gönderemediğiniz elma yolda iken çürüyor. Onun için
Karaman’da yapılacak en doğru şey hasadın düzgün yapılması. Ve yine devletin
tarımla ilgili yasaları bitirmesi gerekiyor. Çünkü bizim soğuk havalarda
personellerimiz çalışıyor. Onun bir kısmında yüzde 80’inini sigortalıyoruz. Bir
kısmı da günlük gelip gidiyor. Gelemedikleri de var. Mesela inşaat sektöründe o
gün işe gelene bir gün sonra sigortalatma imkanın var. Fakat tarımda bu mümkün
değil.
Karaman elmasının hasat derdi olmasa başka bir derdi yok
aslında. Çünkü güzel bir elma. Özellikle ince kabuklu hoş bir elma. Fakat
Karaman’ın elmadaki en büyük derdi birincisi müstahsilin gerçekten bu işten
geçimini sağlamadığı için bir kazanç kapısı olarak görmesi. O bakımdan
baktığınız zaman hizmetlerini geliştiremiyorsun. Mesela 2013 ile 2020 yılı
arasında Karaman’da hasatla ilgili gelişen hiçbir şey yoktu. Çünkü hasadı
düzgün yapmadığın zaman sen oradan bir daha elma almayacaksın. Ama o kadar fazla
elma yatırımı var ki böyle giderse aslında para etmemeye başlayacak. Onun için
artık geçimini sadece buradan sağlayacak arkadaşların bu işi yapması lazım diye
düşünüyorum. Ve ayrıca daha vasıflı arkadaşları da tarıma kazandırabilmek
lazım.
Karaman’da elma bahçelerine giderseniz ağacın üzerinde elma güzeldir. Ama hasada girdiğiniz zaman o elmanın çoğu mundar olur. Yani hasat profesyonel işlem olarak görülmüyor. Yine baktığımız zaman Karaman’da birçok arkadaş dışarıdan gelip ürün satın alırdı. Artık bu alıcılar gelmemeye başladı. Bu şekilde devam ederse Karaman sadece iç piyasaya çalışan bir alan olarak kalacak. Dolayısı da elması da çok değerli bir elma olmayacak. Karşıdaki müşteriye göre hizmet etmek gerekiyor. O dağıtım ağının kanallarını da oluşturmak gerekiyor. Bizim burada doğadan tutunda hasadına kadar dikkat etmek gerekiyor. En çok da zorlandığımız nokta şu; bahçeden tutun da paketleme işçisine kadar yaptıkları iş o kadar aklılarına girmiş ki değiştirmek için çok zorlanıyorsunuz. Yani yumurtayı nasıl koyarken dikkat ediyorsunuz elma için de dikkat etmeniz gerekiyor. Karaman’da iyi firmalarımız var. Lokomotif şekilde faaliyetlerine devam ediyorlar. Karaman elmasını iyi bir hale getirmek istiyorsak hasadını da düzgün yapmamız gerekiyor.”dedi.
Allah emeklerinizi boş cevirmesin karamanında sizin gibi insanlar ihtiyaçı var Allah herkesin gönlüne göre versin inşallah