Türk Eğitim-sen

Yayınlanma: 07.03.2015 14:44 Güncelleme: 07.03.2015 14:49

Türk Eğitim Sen Karaman Şubesi Kadın Kolları Başkanı Ayşe Türk yayınladığı mesajında şöyle dedi; “Bir toplumu, milleti anlamak için kadınına verdiği değere bakmak yeterlidir...

 TÜRK EĞİTİM-SEN; “8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN” Türk Eğitim Sen Karaman Şubesi Kadın Kolları Başkanı Ayşe Türk yayınladığı mesajında şöyle dedi; “Bir toplumu, milleti anlamak için kadınına verdiği değere bakmak yeterlidir. Batmış, yıkılmış medeniyetleri ve milletleri incelediğimiz zaman gördüğümüz şudur: Kadınları cahil, köle, dışlanmış, aşağılanmış, aç bırakılmış, sömürülmüş, türlü türlü maske ve hilelerle istismar edilmiş. Sadece bilgisi, görgüsü, yeteneği geliştirilmiş, kendine güvenen hür kadınlar; hürriyetine, vatanına sahip çocuklar yetiştirir. İslamiyetten önceki şirk düzeninin temeli; kadını her yönüyle köleleştirmeye dayanır. Onun için köle düzeninin, şirk kodamanlarının sömürü çarkının kırılmasının da ilk şartı; kadını her yönüyle bu esaretten kurtarmaktır. Kadın toplumun temelidir, direğidir. Kur’anda erkek adına sure yoktur ama en uzun surelerden biri “Nisa” kadının adınadır. Türk tarihinde kadınlar; hayatın her alanında erkekle aynı hak, yetki ve  sorumluluk sahibiydi... Bunun için Türk Milleti hiç bir zaman esareti kabul etmemiştir.  Evladını cepheye ağıt yakarak değil, kına yakarak göndermiştir. Ancak son yıllarda ülkemizde kadına yönelik cinayet, yaralama, darp, tecavüz, taciz ... korkunç bir artış yaşıyoruz. Kızlarımız kadınlarımız sokaklarda, parklarda, üniversitelerde yürüyemez oldu... Vahşice katledilen Özgecan ve nice canlarımız... Bu ahlaki ve toplumsal yozlaşmaya kim , nasıl dur diyecek ? Kızını, kadınını koruyamayan bir millet, devletini , vatanını , hürriyetini koruyacak evlat bulamaz!.. Analar ağlamasın. Evet analar ne zaman ağlamaz? Kendileri, kocaları, çocukları aç, açık ve işsiz kalmadığı, okula, sokağa, işe gönderdiği çocuğunun başına bir şey gelir mi demediği, dalgalanan bayrağının altında namusunun, canının, malının emniyet altında olduğu zaman analar ağlamaz!.. Soma’da, Ermenek’te eş ve evlat acısıyla yürekleri yanan analar ve vicdan sahibi her insan ağlamaz da ne yapar? Köleleştirilmiş, susturulmuş, ezilmiş, dışlanmış, horlanmış ve cahil bırakılmış kadınlar; kula kulluğa, pula kulluğa hayırrr diyen çocuklar doğuramaz!  Aklı , yeteneği ,iradesi esir edilmiş kadınlar ; köleler doğurur!! Allah’a imanın ilk şartı, insanı aşağılayan kim varsa ne varsa ona “hayırrr” diyebilmektir. Peygamberimiz Veda Hutbesi’nde; bizlere kadınların en kutsal, en değerli  “Allah’ın emaneti” olduğunu bu hususta hak ve hürmette asla kusur etmememizi emretmiştir... Bilgili kadın, bilinçli nesiller yetiştirir. Sofraya yemek koyamayan, kocası işsiz, bir çift ayakkabıyı nöbetleşe giydirerek okula bir gün bir çocuğunu, diğer gün öbür çocuğunu gönderen annenin yürek acısını anlatan bir söz var mı ? Kadını; mutlu, huzurlu, kültürlü ve hür olmayan bir milletin ayakta kaldığı görülmemiştir. Türk aile yapısı ve kadını üzerindeki kirli oyunlar boşuna değildir.  Hastane, emniyet ve adliyedeki kadına yönelik korkunç derecede artan suç dosyalarından herkesin irkilmesi, korkması ve derhal en caydırıcı yasalar kanunlar çıkarılıp uygulanmalıdır. Senelerdir kadına saplanan bıçaklar, sıkılan kurşunlar, indirilen balyozlar ortada iken bunu görmeyenler toplumu hayali balyoz darbeleriyle meşgul etti. Kara kızlarımız, sarı kızlarımız, gül gibi ayışığı gibi kadınlarımız katledilirken seyredenler; hayalet Sarıkız ve Ayışığı darbe planlarıyla hafızamızı kirlettiler, aklımızla alay ettiler... Her türlü sömürü ve istismarın sona ermesinin ilk şartı; kadını sömüren çarkların, yıkılmasından geçer. Tarla, fabrika, ev, hastane, okul, bilim ve iş hayatı ve her yerde çalışan, üreten, hayal eden tüm kadınlamıza selam olsun... Türk kadınının her alanda daha da yüceltilmesi için tüm engelleri kaldıran, seçme ve seçilme hakkını veren, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü de rahmet, minnet ve şükranla anıyoruz.”

Devamını Okumak İçin Tıklayınız