TES'DEN KUTLU DOĞUM MESAJI
Kamu-Sen İl Temsilcisi ve Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Ziya Hotamışlı, Kutlu Doğum Haftası ile ilgili yayınladığı mesajında şöyle dedi:
Z. HOTAMIŞLI; “KUR’AN’I-KERİM’İ ANLAMADAN, PEYGAMBERİMİZİ ANLAYAMAYIZ!” “Hz. Âdem’le başlayan tevhit inancı ve nübüvvet silsilesi Hz. Muhammed S.A.V.’le kemale erdi ve tamamlandı. Peygamberimizden evvelki tüm peygamberler sadece belli zaman, ırk, topluluk ve mekânla sınırlandırılmıştır. Peygamberimiz ise en son (Hatem’ül-Enbiya) peygamber olduğu için tüm insanlığa, âlemlere ve kıyamete kadar peygamberdir. O’ndan sonra hiçbir şekilde başka bir ad veya unvanla yeni bir peygamber kesinlikle gelmeyecektir! Kur’an peygamberimize verilen en büyük ve en önemli mucizedir. Kur’an’dan sonra da başka bir kitap gelmeyecektir. Kur’an’ın hayata geçirilmiş hali Hz. Muhammed’in yaşayışı, yani sünnetidir. Kur’an’ı nasıl anlamamız-anlamamamız gerektiğini öğreneceğimiz tek adres Peygamberimizin sünnetidir. Peygamberimiz ve sünnetini çıkardığımız takdirde; Müslüman adedince İslam çeşidi türer, türetilir. Sünnet ve hadislerden kastımız sahih ve Kur’an’la mutabık olanlardır… Peygamberimiz; her türlü ahlaki, dini, ekonomik, siyasi yozlaşma ve buhranlar içinde kıvranan insanlığı kurtarmak için indirilen Kur’an’ı tebliğ etti. İnsanlığı sömüren müşrik(kapitalist)siyasi-ekonomik güç odaklarının teklif ettiği kadın, sermaye ve iktidar tekliflerini reddetti. Bugünde hem 7 milyar insanlık âlemi, hem de 2 milyar nüfusuyla İslam dünyası cahiliye döneminden farklı değil! 62 zengininin mal varlığı, sermayesi 3,5 milyar insan nüfusunun mal varlığından daha çok! 1 milyar insan açlıkla yüz yüze, içecek temiz su bile bulamıyor… Milyonlarca müslüman sürgün, göç, iç savaş ve işgal altında inliyor, denizlerde boğulup ölüyor. İlk emri “oku” olan dine inananların 500 milyonu okuma yazma dahi bilmiyor! Peygamberimiz adına törenler yapılırken asrımızdaki İslam dünyasının ve insanlığın acıklı manzarasının sebepleri ve çıkış yolları üzerinde kafa yormalı ve çareler üretmeliyiz. İslam dünyasını bilim, ahlak, sanat, edebiyat, mimari, ekonomik, siyasi vb. alanlarında ayağa kaldıracak çalışmalar yapmamız gerekir. Her peygamberin bir mesleği, sanatı varken, yani her peygamber üretici iken bugün 57 İslam ülkesinin toplam üretimi; Almanya’nın üretimi bile etmiyor! Adı barış olan dine inanan hiçbir Müslüman ülkesinde hak, adalet, huzur, barış, bilim, tefekkür, sanat vb.… Adına övünülecek bir manzara da yok maalesef! Yüz binlerce insanın, “peygamber sevdalıları” vb. adı altındaki toplantı yapılan şehirlerde; elektrik hırsızlığının en az olduğu yerde %70. Bu mu peygamber sevdalılığı? Kamu malına zarar verenin cenaze namazını kılmayan Peygamberimiz, acaba kaçımızın cenaze namazını kılardı? Peygamber Efendimiz; vatana ihanet edenlere Hendek Savaşı’ndan sonra nasıl davrandı? Peygamberimiz, peygamberlik vazifesi verilmeden önce de Muhammed-ül- Emin’di. Ticaret, komşuluk, akrabalık, yönetim vb. hususlarda hangimiz, ne kadar “emin” sıfatını hak edecek meziyetteyiz? Kur’an’ı-Kerim’i tanıyıp anlamadan, peygamberimizi de tanıyıp anlamalıyız… Kur’an’ı anlamak içinde Allah, herkese akıl ve irade yeteneği vermiştir. Hacı, hoca, şıh vb. aracılara ihtiyaç yoktur. Kur’an tılsımlı, sırlı, şifreli bir kitap değildir. Apaçık, mübin, kolayca anlaşılır bir kitaptır. Yeter ki bilgi, birikim, fikir ve kültür seviyemizi yükseltelim! Peygamberimizin Kutlu Doğum’unun; zulüm ve buhranlar içinde kıvranan insanlığın uyanışına ve kurtuluşuna vesile olmasını diliyoruz.”