RUH SAĞLIĞI SEMİNERLERİ

Yayınlanma: 08.10.2016 09:41 Güncelleme: 08.10.2016 09:41

KARAMAN’DA RUH SAĞLIĞI SEMİNERLERİ

Karaman’da Halk Eğitim Merkezinin sağlık alanındaki eğitim seminerleri hız kesmiyor. Halk Sağlığı son olarak 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü etkinlikleri kapsamında Ruh Sağlığının hayatımızdaki önemine dikkat çekti. Hastalık ve psikolojisi hakkında bilgiler veren Karaman Halk Sağlığı Müdürlüğü; “Travmaya maruz kalmayı içeren kriz olayları ve ani kayıplar her toplumda meydana gelmektedir. Yerleşim yerlerinde motorlu araç kazaları, aile içi şiddet, tecavüz veya şiddetli soygunlar dışında, çoğu bölgede doğal afet riski bulunmaktadır. Travmalar ve geniş ölçekli kayıplar savaşların da özellikleridir. Çok sayıda ülkedeki şiddetli çatışmalar günümüzde 60 milyon kişiyi yerinden etmekle beraber, 100 milyondan fazla kadın, erkek, çocuğun hayatlarını kötü yönde etkilemektedir (bu sayılar 2.Dünya Savaşı’ndan beri ulaşılan en yüksek sayılardır. Kriz olaylarına maruz kalanlar arasında duygulanım ve anksiyete bozuklukları, madde kullanımı, genel psikososyal bunalım, sosyal ihtiyaçlar ve bozuklukların oranları arttığından, koruyucu ruh sağlığı hizmetleri ve psikososyal desteğin önemi ortaya çıkmaktadır. Bu olaylara karşı verilecek koruyucu ruh sağlığı hizmetleri ve psikososyaldestek çok sektörlü olmalıdır. Uzun vadede bütün toplumlar, ruhsal bozukluklar için klinik hizmetler de dahil olmak üzere (ihtiyaçlardaki uzun vadeli artış doğrultusunda) toplum ruh sağlığı, sosyal ve eğitim hizmetlerine ihtiyaç duyar. Akut cevap da aynı şekilde çok sektörlü olmalıdır. Başlangıç desteği genel olarak bölgede yaşayan kişiler, örneğin araç kazaları durumunda ambulans çalışanları, silahlı soygun sırasında polis, fiziksel travma halinde bölgedeki genel sağlık çalışanları, okulda gerçekleşen olaylar için öğretmenler, çocuk istismarı veya sığınmacılar için koruyucu çalışanlar vb. tarafından sunulma eğilimi göstermektedir. Yerel yardımcıların çoğunluğu, kriz olayından henüz kurtulmuş ve duygusal anlamda hırpalanmış kişilere yardım ederken doğallıkla, sıcak, destekleyici ve işini bilen bir tutum içerisinde hizmet vermektedirler. Ancak bazıları felaketzedenin duygusal hırpalanmasından etkilendiği için (veya kendileri de olay mağduru ise, kendi duygusal hırpalanmaları nedeniyle) sert bir tutum içine girebilmektedir. Bazıları ise insanların duygusal hırpalanmalarını bütünüyle yok saymakta ve hatta yine bazıları mesleklerini icra etmek adına acele içerisinde insanların saygınlığını gözetmeyen bir tutum sergileyebilmektedir. Psikolojik ilk yardım oryantasyonu; (belki de psikososyal ilk yardım veya hatta sosyal ilk yardım olarak adlandırılması gereken bir yaklaşım) hizmet sunanlara konuşan kişiye baskı yapmadan dinleme vurgusu yaparak, ihtiyaç ve endişeyi değerlendirerek, temel fiziksel ihtiyaçların sağlanmasını güvence altına alarak, sosyal destek sağlayarak ve harekete geçirerek, gerekli bilgiyi sağlayarak doğal, destekleyici, işini bilir bir tutum içerisinde nasıl cevap verileceğini gösteren bir çerçeve sunmaktadır. Psikolojik ilk yardım 1940’lardan beri kullanılan bir terim olmasına rağmen geniş kitlelerce bilinmesi son 15 yılda gerçekleşmiştir. Kurumlar Arası Daimi Komitesi,  Ulusal Çocuk Travmatik Stres Ağı ve Posttravmatik Stres Bozukluğu Ulusal Merkezi, Ruh Sağlığı Ulusal Enstitüsü, Sağlık ve Mükemmel Bakım Ulusal Enstitüsü, Küre Projesi, Çadır Projesi ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından tavsiye edilmiştir.Asıl olarak, 2009’da, Dünya Sağlık Örgütü’nün Ruh Sağlığı Küresel Eylem Planı Kılavuz Geliştirme Grubu psikolojik ilk yardım ve psikolojik sorgulama konusunda bulguları değerlendirdi. Psikolojik sorgulama yerine, psikolojik ilk yardımın travmatik bir olaydan sonra şiddetli bunalımaltında olan kişilere sunulması gerektiği sonucuna varıldı. Travmatik olaylara maruziyet sonrası bireysel psikolojik sorgulamaya karşı çekinceler, psikolojik ilk yardımın popülaritesini arttırdı. Psikolojik ilk yardım bunalım yaratan olayı tartışma içerme zorunluluğuna sahip olmadığından psikolojik sorgulamadan çok daha farklıdır. Psikolojik ilk yardımın ilkelerine dayanarak verilecek destek, profesyoneller ve profesyonel olmayanlar tarafından bir günden kısa oryantasyon sonrasında benzer şekilde verilebilir. 2011 yılında Dünya Sağlık Örgütü, partnerlerle birlikte, kapasite inşası rehberliğinde psikolojik ilk yardım saha el kılavuzunu piyasaya sürdü. Saha el kılavuzu DSÖ yayınlarıiçerisinde en çok sipariş verilen 10 kitap arasına girerek ve 20 dilden fazla çevirisi yapılarak son derece popüler hale geldi. Psikolojik ilk yardım, ölçeklenebilirliği sayesinde, şu anda büyük olasılıkla geniş çaplı insani krizlerde, bugünlerde Suriye’de, geçen yıl Gine, Liberya ve Sierra Leone’deki ebola salgınında ve Nepal’deki deprem sonrasında, şu anda da Avrupa’da yaşanan mülteci krizinde olduğu gibi en çok ortaya konan ruh sağlığı destek formu haline gelmiştir. Psikolojik ilk yardımın geniş kitlelere yayılması gerekmesine rağmen, toplum ruh sağlığı desteği için tek başına yeterli olmayan psikolojik ilk yardım, acil durumlar için bütün desteğin bir parçası olmalıdır. Kılavuzlarda (DSÖ Ruh Sağlığı Küresel Eylem Planı-Özellikle Stres Olmak Üzere Durum Değerlendirmesi ve Yönetimi Modülü-, DSÖ İnsani Müdahale Rehberi, Ruh Sağlığı ve Acil Durumlarda Psikososyal Destekler konusunda Kurumlar Arası Daimi Komitesi gibi)psikososyal ilk yardım,  bütün ruh sağlığı hizmetleri içerisindeönemli bir yer tutmaktadır. Psikososyal destekler krize maruz kalan insanlar için ulaşılabilir durumda olmalıdır.Bu hizmetlerin,toplum ve aile desteklerini güçlendirme, ruhsal bozukluklara sahip insanların yönetimi ve korunmaya muhtaç insanların korunmasını da(şiddetli psikososyal engelliliğe sahip insanlar da dahil) içermesi önemlidir. Böylece psikolojik ilk yardımın, kriz sırasında yoğunlaştırılması mümkün ve uygun olduğunda,verilen hizmetler diğer psikososyal aktivitelerle desteklenmelidir. Mevcut insani destekler konusunda ortak yapılan bir hata sadece psikolojik ilk yardımı ulaşılabilir hale getirmektir. Ancak, sadece psikososyal ilk yardımdan oluşan bir ruh sağlığı desteğisadece fiziksel ilk yardımdan oluşan bir fiziksel sağlık desteği kadar uygunsuzdur. Dünyanın çeşitli ülkelerinde, psikolojik ilk yardım afetlere hazırlıklı olma kapsamına dahil edilmiştir. Bu tecrübeye dayanarak, ulusal afet yönetimi otoriteleri, afet anında psikolojik ilk yardımda yerel ilk destek ekibini yönlendirmek için,afetten etkilenen bölgelere göndermek üzere ekipler oluşturmayı düşünebilir. Psikolojik ilk yardım içeriği ayrıca itfaiyeci, polis memuru, hastanelerin acil birimlerindeki sağlık çalışanları ve insani yardım çalışanları gibi günlük işlerinde travmamağdurları ile karşılaşma ihtimali bulunanmeslek gruplarının eğitimlerine dahil edilebilir.    

Devamını Okumak İçin Tıklayınız