Nimete Şükür
Ne zaman baharda dara düşüp çaresiz kalsak yağmur bereket duasına çıkar kurbanlar keseriz.İşte bu yıl rabbim aylardır gökten yere bereket yağdırdı, yıllardır özlemle beklediğimiz muhteşem bir kış yaşatıyor biz kullarına. Derelerimiz coştu, barajlar, kuyular dolup taştı, kuruyan göllerimiz yeniden canlanmaya başladı. Geçen hafta Karapınardaki doğa harikası Meke Gölünün susuzluktan dudakları çatlamış, kurumuş halini üzülerek paylaşmıştım. Ovadaki binlerce kuyular gibi Meke Gölü de yeraltı kaynaklarından beslenen, hala ben dünyanın diğer gözünün biriyim diyordu.Daha dün dağlara aylardır yağan metrelerce karı insanoğlu günlerce ateşler yaksa eritemezken, Rabbimin çıkardığı bir lodos ve yağmurla eriyip, bir günde sele dönüşüverdi. Karaman ovasına bir türlü inemeyen o sular bu yıl ovayı aşıp bir günde Karapınara oradan Ereğli sınırlarına ulaştı. Aylardır beyaz gelinlikleriyle gördüğümüz Karadağ ve Hacı Baba Dağları bir anda karsız kaldı derken, Rabbim bugün o simsiyah olan dağlara ovalara yağdırdığı karla alın size yeni bir gelinlik deyiverdi.Allah’a hamd etmenin, şükür namazları kılıp, kurbanlar kesmenin şimdi tam zamanı.Yüzlerce dönüm arazilerinden aylarca yeraltı sularıyla binlerce ton mısır pancar kaldıranlar en çok şükredecekler olmalı.Yıllardır ilkbaharda yağmur duasına çıkanlara söylerim, gelin sonbaharda yağmur ve kar duasına çıkalım. Baharda dara düşünce değil diye...Haydin bunca bolluğa, berekete karşın maddi gücü yerinde olanlar şükür kurbanları keselim, fakir fukaraya dağıtalım. Maddi gücü yerinde olmayanlar da iki rekat şükür namazı kılıp dualar etsinler.İbrahim Suresi, 7. ayette: "Rabbiniz şöyle buyurur: "Andolsun, eğer şükrederseniz gerçekten size artırırım ve andolsun, eğer nankörlük ederseniz, şüphesiz, benim azabım pek şiddetlidir."Bunca nimetlerine karşın Allah’a ne kadar hamd etsek azdır. Bu bolluk ve bereketin bir de kıtlığını düşünerek sularımızı daha dikkatli kullanalım.