NE YILDI AMA (2025)
Acısıyla tatlısıyla oda gidiyor. Biraz zor geçti gibi. Belki de bana öyle geliyor. Denir ki: Böyle 25/50/75/100 gibi dilimler zor geçer. Belki de psikolojiktir. Ama değil. Evvelsi gün TÜVTÜRK’teydim. Daha önce, 6 yılda üç defa takılmadan geçen gaz hortumları bu kez markasız diye takıldı. Sağlık olsun. Gerçi ben kendim takıldım Karaman gibi bir yerde. İki bariyer arasında. Tampon bölgede kaldım malûm. Belli ki yıl biraz ağır gidiyor. Adettendir çetele tutulur yılsonunda. Kim öldü, kim kaldı diye. Nede çok ünlü ölmüş 2025 te. Kepeği tükenen öldü, tükenmeyen kaldı. Derdi eskiler. Sosyal medyada gördüm. Hanım bacının adı Döne'ymiş. Soyadı, Bilir. Mezar taşında yazıyor, ‘Döne Bilir’ diye. Vatandaş altına yazmış; "Aman ablam nur içinde yat. Sakın dönme buralar pek normal değil şimdilerde. Valla bak". Gel de gülme birader. Dün cumadan çıktım. Cemaatle mübarekeleşiyoruz her zaman ki gibi. Nerelerdesin? Görünmüyorsun? Evde nasıl oturuyorsun? Derken bir arkadaş, hocam okul okuyor dedi. Biri ne okulu diye sordu. Bende üniversite dedim. Tepki aynen şöyle; Birazda öfkelice. Okul okuyacağına evinde otursan da Kur'an okusan olmaz mı? Onu da yapıyoruz dedim ilave ettim. İlahiyat okuyorum, Kur'an, tefsir, hadis vs. Dersleri var orda. Adam bu sefer daha da öfkelendi. Birazda sesini yükselterek. Üstelik civar bir ilin bir ilçesinde din görevlisiymiş. Emekli olmuş. Hasbünallahü VENIĞMEL vekil. Yıl ters dedik ya. Galiba doğru demeye başladım. Dedim ki beni azarlayan adama. Bana bak, bana ders vermek istiyorsan bunu güzellikle yap. Çünkü Kuran-ı kerim böyle söylüyor. Ayeti okudum. "Ve câdilhüm billeti hiye Ahsen" diye. Az sonra markalı LPG hortumu taktırmaya gideceğim. İnşallah sağ salim dönerim. Önümüzdeki hafta final öncesi son hafta. Dışarıda kar havası var. İnşallah şöyle belimize kadar yağarda... Diyerek veda etmek istiyorum. Kalın sağlıcakla.