Bayram: “Karaman Tarihinde Yaşanan Don Ve Kuraklık Felaketlerinden Daha Ağır Bir Doğal Afet Kapımızdadır”
Karaman tarımının geleceği, havza dışı su kaynaklarının şehrimize kazandırılmasına bağlıdır.
Karaman Ziraat Odası Başkanı Mehmet Bayram, Karaman’daki Su sorununun çözümü ile ilgili yine önerilerini ortaya koyarken, her zaman dile getirdiği ‘Dış Havzalardan Su Getirilmesi’ ile ilgili projelerin bir an önce hayata geçirilmesini, geç kalınması halinde ise “Karaman tarihinde yaşanan don ve kuraklık felaketlerinden daha ağır bir doğal afet kapımızdadır” diyerek ikazda bulundu. Başkan Bayram açıklamasında şöyle dedi; “Maalesef ülkemiz ve şehrimiz, tarihimizin en büyük kuraklıklarından biriyle karşı karşıyadır. Gödet Barajı’ndaki su seviyesi 1118 kotuna inmiş, derinlik 18 metreye düşmüş, mevcut su hacmi ise tahmini 10–11 milyon m³ civarında kalmıştır. Bu tablo, yakın zamanda yağışların başlamaması halinde çok daha büyük bir krizin habercisidir. Karaman tarihinde yaşanan don ve kuraklık felaketlerinden daha ağır bir doğal afet kapımızdadır. Gerekli tedbirler alınmaz ve dış havzalardan su temin edilmezse, barajlarımız ve yeraltı sularımız tamamen tükenme tehlikesiyle karşı karşıya kalacaktır. Tarımın sürdürülebilirliği ve şehrimizin geleceği için suyun hayati önemini biliyoruz. Tek gayemiz; • Karaman’ın su sıkıntısının kalıcı olarak çözülmesi, • Bereketli topraklarımızın verimliliğinin korunması, • Çiftçilerimizin refah seviyesinin yükseltilmesi, • Ülkemize daha fazla katma değer sağlanmasıdır. Bu hedeflere ulaşabilmek için dış havzalardan su temini artık ertelenemez bir zorunluluktur. Karaman tarımının geleceği, havza dışı su kaynaklarının şehrimize kazandırılmasına bağlıdır. Bu nedenle hayata geçirilen projelerin titizlikle takip edilmesi ve çözüm için tüm gücümüzle mücadele edilmesi şarttır. Bugün geldiğimiz noktada; • Ayrancı, İbrala, Deliçay barajları ile Yollarbaşı Göleti tamamen kurumuş veya kurumak üzeredir. • Gödet Barajı’nda ise yalnızca 10-11 milyon m³ su kalmıştır. Sonuç olarak; kuraklık, çekilen sular ve artan enerji maliyetleri nedeniyle Karaman merkez ve köylerinde yaşayan vatandaşlarımızın içme suyu ihtiyacı dahi güçlükle karşılanmaktadır. Geçim kaynağının %85’i tarıma dayalı olan ilimizde, üreticilerimizin kaderini değiştirecek projelerin hayata geçirilmesi Karaman’ın geleceği açısından hayati bir zorunluluktur. Bu sebeple, dün olduğu gibi bugün de su probleminin çözümü için var gücümüzle mücadele etmeye ve “suyun hayat olduğunu” anlatmaya devam edeceğiz.”