İslihisar Köyü Devletten Hizmet Bekliyor

Karamana bağlı, şehir merkezine 32 km uzaklıktaki İslihisar Köyü sakinleri köylerindeki sorunlarına devlet kurumlarının ilgisizliğinden mağdur haldeler. Bölgenin en verimli arazilerinin bulunduğu ve bu arazilerinin çok büyük bir kısmının sulandığı köyün sakinleri tarımda örnek sayılabilecek bir çalışma sergiliyor. Yaklaşık 15 bin dekar alanın 13 bin dekarlık kısmının sulu tarımla işlendiği köyde köylüler pek çok sorunu kendi imkânları ile çözme gayreti içindeler. Bu konuda ilgili kurumlara müracaatlarının cevapsız ve ilgisiz kaldığından şikâyetçiler. Türkiye’de ilk kez 100 Kw gücündeki güneş enerjisi sistemleri ile sulama kuyusu çalıştıran bir sulama kooperatifi olan İslihisar Köyü geçtiğimiz günlerde bir sel baskını ile gündeme gelmişti. Sel esnasında tüm köy halkının seferber olduğunu ve zararın en aza inmesini sağlamak için birlikte gayret ettiklerini belirten Köy Muhtarı Hasan Çiçek devletin köylerine hizmet götürmede ilgisiz kaldığını ifade ediyor. Bu konuda görüştüğümüz Muhtar Hasan Çiçek: “Köyümüz tarımsal üretimde örnek olabilecek köylerden birisidir. Ayrıca köy halkı devlete yük olmadan kendi imkânları ile köyümüzün sorunlarını çözmeye gayret ediyor. Ne var ki bazen bizim gücümüz ve imkânlarımızı aşan konular oluyor. Yaklaşık 40 yıldır köyümüzde devlet imkânı ile yapılan bir hizmet olmadı. Bizler camimizi, okulumuzu, köy konağımızı, kooperatif binamızı başta olmak üzere pek çok hizmet birimini kendi imkânlarımız ile temin ettik. 400 metrelik mezarlık duvarımızı dahi kendimiz çevirdik. Köyümüz toplulaştırma ile daha iyi bir konuma geldi ancak tarlalarımıza ulaşamıyoruz. Köy yollarımızdan traktörle dahi geçmek imkânsız hale geldi. Yıllar önce kendi imkânlarımız ile yaptığımız mezarlık duvarının 200 metresi şu an yıkık halde. Yine yıllar önce kurulan çocuk parkımız zamanla eskidi. Aletler deforme oldu. Bu konularda defalarca müracaatlarımız oldu ancak ne bir sonuç alabildik ne de bir cevap alabildik.  Dağların en ücra noktalarında birkaç hanelik yerleşimlere asfalt yollar götürdüğü için övündüğümüz devletimiz bizim köy içi yollarımıza parkeyi çok görüyor. Tarla yollarımıza el atmıyor. Kapalı devre sulamada Türkiye ortalamalarının çok üstünde olan Karaman İlinde bizim köyümüzün kapalı devre sulama sorunu yıllardır bir türlü çözülemedi. Çiftçimiz perişan halde plastik hortumlarla birkaç kilometrelik mesafelere su nakletmektedir. Bu ise emek, zaman ve ekonomik kayıp demek. Köy arazilerimizi ikiye bölen demiryolu üzerindeki tek üst geçit standart değildir. Tehlike arz etmektedir. Yaklaşım imlaları çok dik ve düz arazide yaşayan bizler için zor olmaktadır. Tonlarca yüklü traktörlerimizin o geçitten geçmeleri tehlike arz etmektedir. Köyümüzün yerleşim alanı daralmıştır. Yeni nesiller için alan açılması gerekiyor. Köyümüzün etrafı bunun için uygun arsa olacak araziye sahiptir. Ne var ki birkaç girişimimiz sonuçsuz kaldı. Bu konuların hepsinde defalarca müracaatlarımız olmasına rağmen bir çözüm bulamadık ve bir cevap alamıyoruz. Son sel baskınında bir resmi heyet köyümüze geldi. Birkaç vaatten sonra bir daha bu konuda hiçbir yetkili köyümüze uğramadı. Bir afet anında bile devlet yanımızda olmadı. Bizler bölgede örnek olacak bir üretim potansiyeli ile çalışıp milli gelire katkı sağlıyoruz. Devletten isteklerimiz de hakkımız olan ve yapılması gereken şeyler. Ne acıdır ki bu tür hizmetleri pek çok köy fazlası ile almakta, şehir imkânları ile yaşamakta iken bizler mağdur durumdayız. Başta Sayın Valimiz olmak üzere, Özel İdaremize, Köye Hizmet Götürme Birliğimize, Tarım İl Müdürlüğümüze bizim sorunlarımızı gündeme almaları konusunda sesimizi duyurmanızı istiyoruz” dedi.