TÜDKİYEB Genel Başkanı Çelik, Karaman'da birlik başkanlarıyla bir araya geldi

TAKİP ET

Türkiye Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği (TÜDKİYEB) Genel Başkanı Nihat Çelik, 2 Ekim 2021 tarihinde yapılacak olan 4. Olağan Genel Kurul çalışmaları doğrultusunda Karaman'da birlik başkanları ve delegeler ile bir araya geldi.

Grand Karaman Otelde düzenlenen programda konuşan Çelik, “Biz 84 milyon nüfusumuzun gıda güvencesini sağlıyoruz. Koyun, keçi yetiştiricileri sadece koyun, keçi yetiştirmiyor. Bizim tükettiğimiz soframıza gelen gıdalarda hepsinde emekleri vardır. Bundan sonraki süreçte de hiç bir emeğinizin hesabını yapmadan, yılmadan, yorulmadan üretime devam edin” dedi.

Yapay etle ilgili açıklamada bulunan Çelik, “Biz yapay çiçekten hiç hoşlanmayız. Yapay çiçek farklıdır, canlı çiçek farklıdır. Biz her zaman canlı çiçeği tercih ederiz. Biz yapay etten çok fazla sağlayacağımızı, bunların tamamının kimyasal olacağına inanıyorum. Ben tavsiye etmiyorum. 

Biz ne pandemiye aldırış ettik. Ne de kuraklık küresel ısınmaya boyun eğdik. Biz üretime devam ettik. Bundan sonrada doğal ürünlerle beslenmeye, insanlarımızı da üretmeye davet ediyorum.” dedi. 

YEM FİYATLARINDA DA CİDDİ DÜŞÜŞLER OLDU

Çelik, yem fiyatlarıyla ilgili “Bir ara yem fiyatları tavan yaptı. Biz yem fabrikalarıyla da görüştük. Dediler ki döviz artmasında dolayı fiyatlar artıyor. Döviz inişe geçti batım fiyatları yine artırıyorlar. Biz aynı zamanda üretici de değiliz tüketiciyiz de. Bakıyoruz fiyatlarda düşüş var ama marketlere gittiniz zaman her gün fiyatlar artıyor. Dövizde düşüyor artıyor. Böyle bir lobi olduğunu hükümetimizin de özellikle bu yem fiyatları konusunda bugün örneğin yem üreten insanlar veya yem fabrikaları arpanın bir tonunu 3 bin 500 liraya satmayı beklerken hükümetimizin müdahalesiyle arpanın fiyatının bin 950 liradan sürmesi bana göre onların belini kırmıştır. Fırsatçıların önünü kesmek için hem tüketiciyi hem üreticiyi düşünmek adına olumlu bir adım olarak karşılıyoruz. Yem fiyatlarında da ciddi düşüşler oldu” dedi. 

Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Geçen sene küçükbaş hayvancılığa ilk kez cumhuriyet tarihinden buyana yem desteği verildi. Biz Sayın Bakanımızdan bu yıl belli bir işletmenin büyüklüğü ölçüsü değil işletmedeki tüm hayvanlara biz çiftçimizin, yetiştiricimizin daha rahat nefes alması için yem desteğini de Sayın bakanımızdan da hükümetimizden de talep ediyoruz. 

“KÜÇÜKBAŞ HAYVANCILIK BU ÜLKENİN SİGORTASIDIR”

Küçükbaş hayvancılık bu ülkenin sigortasıdır. Milli meselemizdir. Bizim coğrafyamız, iklim şartları buna müsaittir. Bizim çiftçimiz, üreticimiz köyünde yetiştiricilik yapmadığı zaman metropollere göç ediyor. Bunlar göç ettiği zaman iş bulamadığı zaman yoklukla, açlıkla karşı karşıya kalıyor. Bizim dışa bağlı kalmadan bizim üretmemiz lazım, köylünün köyünde doyması için küçükbaş hayvancılık olmazsa olmazımızdır. 

Bizim bu pandemi döneminde bizim işletme sayımız 270 binken, 280 bine çıktı. Sektöre duyarlı olan gençler, üniversite mezunu bu pandemi döneminde randevu alıyorlar. Gençler, 'Biz köyümüze dönüş yapıyoruz biz köyün kıymetini bir kez daha anladık biz küçükbaş hayvancılık yapacağız siz ne önerirsiniz' diyorlar. Tabi ki biz arkadaşlarımızı yönlendiriyoruz. Bu mesleği sevdirme noktasında her zaman bir köprü vazifesi yapmaya devam ediyoruz.”