"kıyafete Verdiğimiz Değer Kadar Dilimize Değer Vermiyoruz"

MECLİS'DE AKICI BİR YEMİN YAPAMIYORLAR..

 “TÜRKÇE DOĞRU KONUŞULSUN” DİYE BİR DERDİMİZ YOK”
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Türk Dil Edebiyat Derneği Genel Başkanı Ekrem Erdem Karaman’da “Bizim Türkçemiz Sevda” konulu konferansa katıldı. Karaman Yunus Emre Konferans Salonunda düzenlenen konferansa Karaman Valisi Murat Koca, Ak Parti’li Karaman Belediye Başkanı Ertuğrul Çalışkan, Türk Dil Edebiyat Derneği Karaman Şubesi Başkanı Hasan Erkan, Ak Parti Karaman İl Başkanı Kerim Dereli, partililer ve vatandaşlar katıldı. Bizim Türkçemiz Sevda” konulu konferansı vermek üzere kürsüye çıkan ve “Şu kıyafete verdiği değer kadar dilimize değer vermiyoruz” diyen Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Türk Dil Edebiyat Derneği Genel Başkanı Ekrem Erdem; “Sözü tatlıysa, güzelse o insanda güzelleşir. Kötü insan iyi insan yok. Dilini iyi konuşanlar kötü konuşanlar var. Bunu bütün diller için söylüyorum. Türkçe için söylemiyorum. Bakın bu kadar önemli. Yani bir insan kendisine değer yapıyorsa, şu kıyafete verdiği değer kadar dilimize değer vermiyoruz. Halbuki kılık kıyafet konuşana kadar, ağzımızı açana kadar istediğin kadar pahalı kıyafetler içerisinde bürün. Ama dili kabaysa hoyratsa ne anlam ifade eder.  Hiçbir şey ifade etmez. Başarılı olmanın yolu dilden geçiyor.  Kendini iyi ifade edemeyen kişi ilişkiyi nasıl kuracak. Derdini nasıl anlatacak. Bu kadar önemli bir konuda şu anda hangimiz çocuğumuzun Türkçe’yi iyi öğrenmesi için bir gayret gösteriyor. Hatta çocuğumuz Türkçe’den kırık bir not aldığı zaman kızıyoruz da. Çocuğa kızmıyoruz. kırık not veren çocuğa kızıyoruz. Halbuki bizim öncelikle değer vermemiz gerekenler Türkçe’dir. Bakın Türkler yabancı dili öğrenmekte zorlanıyorlar. Sebebi ne. Mehmet Akif durduk yerde Mehmet Akif olmuyor. 4 yaşında eğitime başlıyor. Aile alim bir aile. Ve daha çocuk yaşta mesneviyi okuyor. Ve Mehmet Akif öyle olunuyor. Durduk yerde olunmuyor. Şu anda biz çocuğumuz şiirden anlasın, edebiyattan anlasın, Türkçe’yi doğru konuşsun”diye bir derdimiz yok.  İçinizde mutlaka avukatlar var. Avukatların yazısını okuyup anlamak o kadar zor ki. İşleri de acele çat kalem tak tak yazıyorlar kelimeleri Türkçe o kadar. Cümle Türkçe mi değil mi?. Hiç bunun üzerinde değiliz.  “MECLİS’DE AKICI BİR YEMİN YAPAMIYORLAR” Bakın Mecliste Milletvekilleri yemin ederken çocuğunuz tebessüm ediyorsunuz. Neden yemin yaparken akıcı bir yemin yapamıyorlar. Neden yemini akıcı yapamıyorlar. Çünkü cümle Türkçe değil. Aynı yemini ben değiştirdim. Televizyonlarda da aynı kelimeleri değiştirdim, cümleyi yeniden kurdum. Bir çok arkadaş dedi ki, “Ben bunu ezberlerim. Ezberlemen bile mümkün değil. Yani bir metni okurken duraksıyorsan o metin Türkçe bile değildir. Kelimelerin Türkçe bile olsa o metin Türkçe değil.  “GÜZEL SÖZ SADAKADIR” Bakın gerçekten çok önemli bir konuyu konuşuyoruz. Yani dil üzerine o kadar güzel şeyler var ki. Hadisi Şerif’de ne diyor. “İnsan diliniz arkasında gizlenir.” Dedik ya insanın değeri dili kadardır. Güzel söz sadakadır. Buyrun bu kadar önemli bir şeyi konuşuyoruz.”dedi.