KARAMAN ESOB BAŞKANI UYSAL; "DÖVİZDEKİ DALGALANMA HER KESİMİ OLDUĞU GİBİ ESNAFI DA OLUMSUZ ETKİLİYOR"

TAKİP ET

Karaman Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (ESOB) Başkanı Bayram UYSAL, dövizdeki dalgalanmanın her kesimi olduğu gibi esnafı da olumsuz etkilediğini belirterek, “Ancak bu konuda dövizin olumsuz etkilerinin azaltılması, Türk Lirasının kullanılması, ithal ürünlerin yerini alacak ikame malların üretilmesi ve bazı tedbirlerle bu sıkıntıların da aşılabileceğini” dile getirdi.

UYSAL, son dönemde döviz kurlarında yaşanan yükseliş ve buna karşılık hükümetin açıkladığı ekonomi paketlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasına, "Önce ülkem diyoruz. Bizim başka bir ülkemiz yok” diyerek başlayan UYSAL,”Ülkemizin dünya konjonktürü içerisinde yaşadığı olaylar ortada. Türkiye'nin güçlenmesini, gelişmesini, kabuğunu kırıp ihracatını ve ihracat gelirini artırmasını kimse istemiyor. Dünyada yaşanan olayları görüyoruz. Çevremiz ateş çemberi, Suriye'de yaşanan olayları hep birlikte izliyoruz.”

“Yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen ekonomik olarak her yere yetişmek mucize”

Türkiye'nin bu bölgede yaşanan insanlık dramına duyarsız kalmayarak çok büyük hizmetler verdiğini vurgulayan UYSAL, “O savaştan, o ıstıraptan, o zulümden kaçan milyonlarca Suriyeliye kucak açtık. Şu an ülkemizde barındırıyoruz. Bir taraftan ülkemizin yükü o yönden ağır, diğer taraftan olmazsa olmaz, yapılması gereken ve bu işe kayıtsız kalmamamız gereken bir olay vardı Zeytin Dalı Operasyonu. Şu an bunu gerçekleştiriyoruz. Orada huzuru güveni sağlamaya çalışıyoruz. Hem Suriye için hem de kendi güvenliğimiz için bunu yapıyoruz. Tabi bir taraftan da yatırımlar devam ediyor. Bütün bunları düşündüğümüzde Türkiye'nin hakikaten ekonomik olarak her yere yetişmesi mucize. Böyle bir ortamda, tabi ki diğer ülkelerdeki özellikle faiz lobileri ülkemizi sıkıntıya sokmak için bin bir türlü oyun oynuyor. Yaşanan tüm bu olumsuzlardan dolayı dövizde de dalgalanmalar yaşanıyor” ifadelerini kullandı.

"Dövizdeki dalgalanma her kesimi olduğu gibi esnafı da olumsuz etkiliyor"

Dövizdeki bu dalgalanmanın her kesimi olduğu gibi esnaf ve sanatkarı da olumsuz etkilediğine işaret eden UYSAL, "Baktığımızda mal alımları olsun, hammadde olsun veya hizmet sektöründeki alım satımlarda olsun bütün alış verişler dolar üzerinden yapılıyor. Çünkü piyasa gerçekten daraldı. Piyasada nakit sıkıntısı var, para dönmüyor. Dolar, Avro yükseliyor, yaptığınız işi yerine koyamıyorsunuz, sattığınız malı yerine koyamıyorsunuz.  Dövizdeki bu dalgalanma geçici bir süreç, göstergeler yerine oturacaktır. Ama tabi bütün bu dalgalanmada çevremizde yaşanan olayların da etkisi var.”  şeklinde konuştu.

“Açıklanan paketler olumlu”

Türkiye'nin büyük bir ülke olduğunu ve bugüne kadar bir çok sıkıntının üstesinden geldiği gibi bunun da üstesinden geleceğine inandığını vurgulayan UYSAL, şöyle devam etti; “Hükümetimiz bu süreç içerisinde tabi bizleri çok sıkıntıya sokmadan paketler açıklamaya çalışıyor, ancak bu bir bütçe meselesi. Kolay değil tabi, çiftçiyle ilgili belli paketler açıklamak zorundasınız. Üretimi zora sokmamak lazım. Esnafla ilgili paketler yapmak zorundasınız, esnafın kepengini indirmemek lazım. Diğer taraftan çalışanlarla ilgili düzenlemeler yapılması lazım. Yani her kesimi ayakta tutacak politikalar geliştirmek lazım. Elimizdeki kaynağı çok doğru kullanmak zorundayız. O nedenle açıklanan paketler olumlu. İnşallah arkası da gelecektir bunun. Ödeyemediğimiz günler oldu, yapılanma çıkarıldı. Yok etme değil, yaşatma üzerine politika izlendi. Hükümetimizle bugüne kadar olumsuz bir çatışma ortamı olmadı. Beklentiler tabiki yüksek ama beklentilerimizin büyük bölümüne karşılık bulduk. Biraz sosyal güvenlikte yükümüz ağır. O da asgari ücretin artışına bağlı olarak gerçekleşiyor. O yönde biraz sıkıntımız var. Emeklilik yasasında biraz düzenleme yapılması lazım. İntibak yasalarının uygulanması lazım. Hala SGK’lılar 7200 günden emekli oluyor, Bağkur’lular 9000 iş gününden emekli oluyor. Bunun tam tersi olması gerekir. Biz hem kendimizin hem de yanımızda çalışanın primini ödüyoruz. Bu ve buna benzer sıkıntılar giderilirse biraz daha rahatlarız diye düşünüyorum.

En önemli konulardan birisi de üretim, üretim az tüketim çok ise, sıkıntı doğar, şu anda ülkemizde yaşanan sıkıntıdan bir tanesi de bu. Yeteri katar yerli üretim yapamadığınız zaman, yurt dışından mal ithal etmek zorunda kalırsınız. Bu da döviz kaybı demektir. İkame mallara ağırlık vermeliyiz. Yurt dışından ülkemize gelecek yabancı yatırımcılara yeni teşvikler vermeliyiz. Bürokratik işlemleri de azaltmalıyız. Esnaf ve sanatkarlarımız daima ülkemizi ve ülkemizin geleceğini düşünür. Şu anda marketlere, büyük AVM’lere girin, raflardaki bütün ürünlerin fiyatlarının değiştiğini, artırıldığını görürsünüz. Bakkallarda ve küçük esnafta ise tam tersi fiyatlarda fazla artış göremezsiniz. Yani küçük esnaf aza kanaat ediyor. Diğer bir konu da Hükümet bütün televizyon kanallarındaki israfı ve lüzumsuz tüketimi teşvik edici reklamlara kısıtlamalar getirmeli, tasarrufu özendirici tanıtım kamu spotları yapmalı.

Çok aşırı ve lüzumsuz tüketimler yapılıyor. Bu da ekonomimize ve aile bütçelerimize sıkıntılar yaratıyor. Türkiye büyük bir ülke, bizler her zaman sıkıntılı bir süreç yaşadığımız zaman birlik ve beraberlik içerisinde olabiliyoruz. Dövizdeki spekülatif artış konusunda da birlik ve beraberlik içerisinde hareket etmek suretiyle bu sıkıntılı süreci de esnaf ve sanatkarımızın fazla zarar görmeden atlatmasını ümit ediyoruz.”