İNANÇ TURİZMİNİN YENİ ADRESİ KARAMAN

TAKİP ET

Karaman Kültür Turizm Dergisi Gezgince'de yerini aldı. Timur Özkan'ın kaleme aldığı Karaman kültür dergide tanıtıldı. Timur Özkan Karaman için yer verdiği tanıtımında;


KARAMAN KÜLTÜR DERGİSİNDE TANITILDI
“İNANÇ TURİZMİNİN YENİ ADRESİ; KARAMAN”

“Karaman, herkese göre farklı ve birçok anlam ifade eden bir kent. Kimilerine göre efsane olmuş bir atasözüyle anılır, kimilerine göre ise bu atasözünde de geçen koyunlarıyla...
Bana göre Türkçeyi yücelten ünlü fermanıyla tarihe geçen Karamanoğlu Mehmet Bey ve tarihte Osmanlı'ya kafa turmuş Karamanoğulları'yla. 
Karaman, aynı zamanda Yunus Emre'nin doğduğu ve kabrinin bulunduğu, Mevlana'nın bir süre yaşadığı, Isa Peygamber'in havarilerinden Aziz Pavlos'un yolunun geçtiği ayrıca Piri Reis'in atalarının memleketi olarak da çok önemlidir elbette. Asıl önemlisi Büyük Önder Atatürk'ün atalarının göçtüğü artık kanıtlanmış yer olarak da gezilip görülmeyi hak ediyor, Karaman...
Öte yandan, Karaman, sadece gezilecek görülecek yerler açısın¬dan baksak bile, öyle bir iki günde bitiremeyeceğimiz kadar çok tarihi esere, doğal güzelliğe ve kültürel zenginliğe sahip bir kent. Önceleri Konya'nın bir ilçesi iken 1989'da il olan Karaman'ın ilk yerleşimleri MÖ 8000'lere tarihleniyor. Sırasıyla Hi¬tit, Frig, Lidya, Pers, Roma ve Bizans egemenliğinde kalan Karaman, geçmişte, Landa, Laranda, Larende olarak da adlandırılmış. 11 .yüzyılda Danişmentliler ile başlayan Türk egemenliği, Selçuklular ile devam etmiş, daha sonra 1277'de Karamanoğulları'nın yönetimine geçen Karaman yaklaşık 200 yıl süreyle Karamanoğulları'na başkentlik yapmış, en nihayet 1467'de, Fatih Sultan Mehmet dönemine Osmanlı topraklarına katılmış.
Selçukluların simgesinin çift başlı kartal olması gibi, Oğuz boylarından Karamanoğulların simgesi olan Ongun Kuşu, Belediye'nin logosu dahil birçok yerde karşımıza çıkacak.
Böylece kısaca da olsa Karaman'ın tarihine de değindikten sonra artık kenti gezmeye başlayabiliriz. Daha kentin girişinde karşılıklı olarak yer alan iki anıtta, gelenleri karşılayan Yunus Emre ve Karamanoğlu Mehmet Bey'in, Karaman için önemleri ayrı ayrı çok büyük.
13 Mayıs 1277 tarihli fermanıyla "Bu günden sonra Divan¬da, Dergahda, Bargahda, Mecliste ve Meydanda Türkçe'den başka dil kullanılmayacaktır" diyerek, Türkçe'yi resmi dil yapan Karamanoğlu Mehmet Bey'in bu fermanı yayımladığı tarih, Karaman'da törenlerle kutlanıyor. 1961'den bu yana düzenle¬nen ve her yıl 13 Mayıs'ta başlayan Dil Bayramı etkinlikleri bir hafta sürüyor.
Çok sayıda Karamanoğlu mirasına ev sahipliği yapan Karaman'ın, kent merkezinde, tarihi binaların çoğunlukla yer aldığı; Turgut Özal-lsmet Paşa-Yunus Emre caddeleri boyunca yapacağımız yürüyüşe Karaman Kalesi'nden başlıyoruz. 11. yüzyıl sonlarında veya 12. yüzyıl başlarında yapıldığı tahmin edilen ve yüksekçe bir höyük üzerinde yer alan Karaman Kalesi, Selçuklu, Karamanlı ve Osmanlı egemenliklerine tanıklık etmiş. Restorasyonu devam etmekte olan Kale'nin, surları üzerinden kentin dört bir tarafını yukarıdan görmek mümkün.
Pek çok tarihi caminin yer aldığı Karaman'daki ikinci durağı¬mız bu camilerin en eskisi olan Saadettin Ali Bey Mescidi. 1 247 yılında yapılan ve Ebu'l-Feth Camii olarak da adlandırılan cami bir Selçuklu eseri.
Bir sonraki durağımız olan ve Nefise Sultan Medresesi olarak da adlandırılan Hatuniye Medresesi ise bir Osmanlı eseri. Medrese, 1382'de -Osmanlı Sultanı l.Murad'ın da kızı olan- Karamanoğlu Alaeddin Bey'in eşi Nefise Sultan için yapılmış. Görkemli taç kapısıyla ve kesme taş işçiliğiyle dikkat çeken Hatuniye Medresesi, Osman Hamdi Bey'in Kaplumbağa Terbiyecisi adlı.”.