Chp'den Kadına Şiddeti Protesto

TAKİP ET

CHP, Ö.ASLAN'IN ÖLDÜRÜLMESİ NEDENİ İLE KADINA ŞİDDETİ PROTESTO ETTİ

Geçtiğimiz hafta Mersin’in Tarsus İlçesi’nde Üniversite öğrencisi Özgecan Aslan’ın vahşice öldürülmesi ve artan Kadına Şiddet, CHP Karaman İl teşkilatı ve Kadın Kolları tarafından dün Atatürk parkında  protesto edildi. Dün saat 12,30’da Atatürk Parkında toplanan Partili üyeler ve kadınlar, taşıdıkları dövizler ve sloganlarla Kadına Şiddet olaylarını protesto ettiler. Parkta konuşan CHP İl Başkanı Av. İsmail Atakan Ünver; “Bugün burada toplanma duyarlılığı gösteren herkese yürekten teşekkür ederim. Son yıllarda kadınlarımıza ve kızlarımıza yönelik şiddet maalesef ki artmıştır ve artmaya da devam etmektedir. Bu şiddetin bir tarafında gün geliyor insanlığını kaybetmiş bir koca veya bir eski koca veya bir eski sevgili; bazen de bir baba bir kardeş ya da daha geçtiğimiz günlerde Mersin'de yaşanan olayda olduğu gibi mağdur tarafından hiç tanınmayan gözü dönmüş, insanlığını kaybetmiş bir cani olabiliyor. Ama mağdur taraf hiç değişmiyor. Kurbanlar hep kadınlarımız, hep kızlarımız... Arkadaşlar bu ortamdan çıkabilmek için hepimize görev düşüyor. Ancak en önemli görev, ülkeyi yönetenlere düşmektedir. Eğer ülkeyi yönetenler; bir protesto eylemi sırasında polisin müdahalesi sonucunda çocuğunu kaybeden bir kadına; "bir tane kız mıdır, kadın mıdır bilmem." yine "ben zaten kadın erkek eşitliğine inanmıyorum" diyebiliyorsa, bir başka siyasetçi "anası tecavüze uğruyorsa neden çocuk ölsün? Anası ölsün." diyebiliyorsa, yine bir başka siyasetçi, hem de adında insan hakları olan bir komisyonda önemli bir görevde iken "Tecavüzcü, kürtaj yaptıran tecavüz kurbanından daha masumdur." Diyebiliyorsa bu ülkede bilerek ya da bilmeyerek bir iklim ve zihniyet oluşturuyor.  Bu iklim kadını ikinci sınıf vatandaş gören, onun insanlığı ile değil, onun kadınlığı ile ilgilenen bir iklimdir. Maalesef ki bu iklimden de kadına yönelik şiddet çıkıyor. Kadın ölümleri ve kadına yönelik cinsel içerikli suçlar artıyor. Bunun yanında kadına yönelik şiddet ve öldürme eylemlerinin faillerine  yapılan yargılamalar sonucunda "iyi hal indirimi ve haksız tahrik indirimi" uygulanmasını da kabul etmek mümkün değildir. Bu da bu suçların faillerini cesaretlendiriyor. Bu tür şiddet eylemlerinin failleri hukuk içinde en yüksek cezalara çarptırılmalıdır. Ve toplum biraz önce bahsettiğim kadını ikinci sınıf vatandaş olarak gören, hatta insan olarak bile değer vermeyen, onun sadece cinselliği ile ilgilenen iklimden mutlaka çıkarılmalıdır. Burada da görev, herkesten çok ülkeyi yönetenlere düşmektedir. Bilinmelidir ki bu tür vahşet eylemlerinden sonra yöneticiler tarafından "ah, tüh" denilerek bu sorun çözülemez. Herkes sorumluluğunun bilincinde olmalı ve görevini hakkıyla yerine getirmelidir. Ben tekrar katılımınız için sizlere teşekkür ediyorum. Tüm şiddet kurbanı kadınlarımızın ve ÖGECAN'IMIZIN ve ailelerinin acısını paylaştığımızı belirterek, tüm kadınlarımızın önünde saygı ile eğiliyorum.” dedi. CHP Kadın Kolları Başkanı Meral Ünal da yaptığı konuşmasında; “Saygıdeğer Karamanlılar ve Basın Mensupları.   Bugün burada şiddete uğrayan ve katledilen kadınlar için toplanmış bulunuyoruz. Şimdi birleşme zamanı, güçlenme vaktidir. Özgecan’ımız için kadın katliamlarına son demek için tek ses olacağız.  Özgecanda okulunu bitirecek Psikolog olacaktı, Vatanına Milletine Hizmet edecekti. Daha yirmisinde hayatının baharında idi. Özgürce yaşamak gezmek, dolaşmak hakkı idi. Hayalleri ve umutları vardı. Ona bunu çok gördüler. Kendini bilmez caniler onu bizden kopardılar.  Ülkemizde son yıllarda Kadına şiddet kat kat artmış durumdadır. Bu durumun yetkili kişiler tarafından önlenmesi için biran evvel çalışmalara başlanması  gerekli düzenlemelerin yapılması şart olmuştur. Kadınlar binlerce yıldır terörü içlerinde yaşıyorlar. Korku, endişe, kaygı ve mutsuzluk üzerine kurulmuş hayat hayatmıdır? Öldürüyorlar bizi, hertürlü şiddeti uyguluyorlar. Çağdaş köle haline getiriyorlar.  HERGÜN YENİDEN, YENİDEN VAHŞİCE!!!  Bircan  bircana nasıl kıyar, insanmıdır insana kıyan.  Acılar üzerinden tarih yazmak kolay değil.   Gelecek ise artık birilerinin bizim adımıza yazdığı bir kader olamaz, olmamalı. En temel hakkımız olan yaşam   hakkımızı elimizden alan mevcut yapı tarafından  pompalanana  sisteme karşı, kadını ikincilleştiren zihniyete karşı topyekün mücadele etmemiz  gerekiyor. Bu vicdani ve derin bir meseledir.  Türkiye’de her on kadından dört’ü şiddete maruz kalmaktadır. Son beş yılda öldürülen kadın sayısı 1134 ‘tür. 2014 yılında 281 kadın öldürülmüştür. 109 kadın ve kız çocuğuna tecavüz edilmiş yada  tecavüz girişiminde bulunulmuştur. 560 kadın yaralanmış, 140 kadın ve kız çocuğuna cinsel tacizde bulunulmuştur. Kadına yönelik şiddet, çocuk gelinler, ensest gibi konular yaşamdan önemli sorunlardandır. Bu sorunlarla İlgili yasal düzenlemeler yapılsada uygulamaya konulmamaktadır. Şiddetin ve cinayetlerin önüne geçmek için samimi bir çaba görülmemektedir.  Mevcut sistemde kuvvetli bir Ataerkil bir zemin var ve bu Ataerkil zemin hergeçengün   besleniyor. Hukukta koruyor erkekleri polis ‘te.     Kadına şiddet gösteren erkek kadına yüklenen “İFFETSİZLİK” suçlaması ile mahallede de korunuyor,  fatura hep kadına çıkıyor.  Kadına yönelik şiddet haberleri sıradanlaştırılarak,  dramatize edilerek veya normalleştirilerek verilmektedir.  Medya şiddeti toplumsal bir sorun değil adli bir vaka olarak veya münferit bir olay biçiminde sunmaktadır.  İnsanın insana kıydığı, herkesin öteleştirdiği kişinin özgürlüklerinin sınırlandığı, hukuğun bittiği ülkemizde topluma düzen getirmek için hep birlikte mücadele etmeliyiz.   “ YAŞANILIR BİR ÜLKE MUTLU YARINLAR İÇİN HEP BİRLİKTE ELELE..”   TEŞEKKÜRLER…” dedi. Konuşmaların ardından toplanan yaklaşık 1000 kişilik grup İsmetpaşa Caddesinden Aktekke meydanına kadar sloganlar eşliğinde yürüdü, toplantı ve yürüyüş olaysız bir şekilde sona erdi.