Bir Gönül Ve Göz Hikayesi: Ufuk İşleker

TAKİP ET

Pek çoğumuzun tanıdığı iyi bir dost..

Yaşam Haberi:Y.Küçükcicibıyık Bir Gönül ve göz hikayesi: Ufuk İşleker Bir fotoğraf karesinin peşinde kaybolmaksa eğer bu sevdanın adı “kayboluyorum” diyor Ufuk İşleker… “Gülümse” demek mi önemli, gülümsemedeki kederi sevinci yakalamak mı… Bakış açısı dediğimiz şey nedir peki, o anı yakalamak mı yoksa güneşi beklemek mi… Bulutlar dağılırken, gökkuşağı kaçarken, tarlada nasırlı bir elin yorgunluğunda, bazen haylaz bir çocuğun ağıdında, bir kuşun kanadında, bir elmanın kurdunda, simitle martının aşkında, bazen tren garında, bazen gün batımında bir gelincik tarlasında… Dahası çok uzun bir hikaye aslında… Bu  uzun bir aşk hikayesi, bir gönül ve göz ilişkisi…Ufuk İşleker, bir tatlı merakla başlayan fotoğraf hobisinin nasıl bir sevdaya dönüştüğünü Çoban Ateşine anlattı. Öyle bir an var ki, sanki bir türlü yakalanamayan bir saklambaç gibi, her gün yeniden keşfedilen, her gün yeniden sevilen… ve bu öyle bir aşk hikayesi ki elinden tutulan bir sevgili gibi, bir gönül ve göz ilişkisi…Bir kez  elinden tuttunuz mu hiç bırakılmayan. Önce en güzel şarkılarını söyledi bu hayat üzerinde, sonra en güzel anları yakalayıp ölümsüzleştirdi. Pek çoğumuzun tanıdığı iyi bir dost, iyi bir yol arkadaşı, iyi bir fotoğrafçı o… etrafına sadece bakmakla kalmayıp, hani bizim gözümüzden kaçan o şahane ayrıntılar var ya, işte onun peşine takıldı. Sonra ne olduğunuz biz sorduk, O,Çoban Ateşi’ne anlattı… Ufuk İşleker kimdir, bize kendinizi biraz anlatır mısınız? 1968 tarihinde Karaman'da doğdum. İlk, orta ve lise tahsilimi Karaman'da, ön lisansımı AÖF Büro Yönetimi bölümünde, lisans eğitimimi Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi İşletme Bölümünde tamamladım.2009 yılında kurduğum Özel Zafer Yolu Sürücü Eğitim Merkezinin halen Yönetim Kurulu Başkanlığını ve Kurucu Müdürlüğünü yapmaktayım. Karaman Sürücü Kursları Derneği “KARMTSKDER” ve Karaman Fotoğraf Sanatı Derneği “KARFOT” un dernek başkanlıklarını yürütmekte olup. evli ve iki çocuk babasıyım.  Fotoğraf çekmeye ne zaman ve nasıl başladınız, profesyonel bir eğitim aldınız mı?      2012 Kasım’ın da katıldığım yüzeysel temel bilgilerin verildiği, küçük çaplı bir fotoğraf kursuyla tetiklendi fotoğrafa olan ilgim… 26 yıllık birlikteliğimiz olan, yine güzel sanatların vazgeçilmezi olan müzisyenliği, yeni edindiğim hobime zaman ayırmak  adına, artık ikinci plana atma zamanının geldiğini anlayıp noktayı koydum.  Tek bir kare bile çekemediğim kursun bitimiyle, fotoğraf makinesi edinerek,  çekmeye başladım. Fotoğraf çekmeye beraberce gittiğim arkadaşlarımdan sorarak-görerek-gözlemleyerek-deneyerek birbirimizi halen eğitmeye devam ediyoruz. O yüzdendir ki, fotoğraf gezilerinin eğitici ve öğretici tarafını her zaman savunuyorum. Akademik anlamda daha bilinçli fotoğraflar çekme adına öğrenimime devam ediyorum,  şu an AÖF Fotoğrafçılık ve Kameramanlık bölümü 2. yarıyıl öğrencisiyim.  Ufuk İşleker’e göre fotoğrafçılık, uzun bir yolculuk ve öğrenmenin de sonu yoktu aslında… Bir göz ve gönül ilişkisi nasıl beslenir öğrenme deryasında, “iyi insan olmak” ona göre birinci kural…                                Ufuk İşleker bu yola çıkarken bir hedef belirledi mi peki kendine…      Başlangıçta hobi olma dışında kendime bir hedef belirlememiştim. Ancak daha sonra kazandığım uluslararası başarıların sonucu olarak, uluslararası fotoğraf sanatçısı unvanı olan AFIAP’ı almayı kendime ilk durak olarak belirledim. An itibariyle, herhangi bir fotoğraf derneğinde, en az 1 yıllık üyeliği olma şartı dışındaki diğer bütün şartları tamamladım sürecin dolmasını bekliyorum.   Fotoğraf çekmeye yeni başlayan ve bu konuda kendini geliştirmek isteyenlere bir mesajınız olacak mı peki.. “Yolun başındayım, usta-üstat ilişkisi ve eleştirileri çok önemli…”      Bu konuda bende  henüz yolun çok başında biri ve haddim olmayarak, yeni başlayacak olan arkadaşlara ancak tavsiyelerim olabilir; “gözlemleyin-çekin-paylaşın” Usta ve üstatlardan alacağınız yapıcı eleştirilere değer vererek, sükunetle- dikkatlice ders alarak, bir sonraki çekimde bu hataları yapmamaya çalışın. bol bol fotoğraf izleyin, bu sizi mutlaka geliştirecektir. Gelişecek olan bakış açınız burada çok önemli olacaktır. Mutlaka her fotoğrafçının aklında yeni ve son model kaliteli ekipman yatmaktadır. Çağımızın değişen ve gelişen elektronik piyasasında sık aralıklarla üretilen ve çok çabuk tüketilen bir ekipman hastalığı söz konusu. Ama bilinmelidir ki makine değil, insanın ta kendisidir fotoğrafı çeken. İyi bir fotoğrafçı öncelikle iyi bir insan olmalı, bilgiyi paylaşmayı, dostluğu, dürüstlüğü, sabrı, ekip ruhunu, iletişimde insanlara saygıyı mutlaka ön planda tutmalı, yaşamı ve fotoğrafı çok sevmeli… Biraz da yaşam felsefenizden bahseder misiniz? Hayata nasıl bakarsınız… Bu bakış vizörünüze sığıyor mu? Fotoğrafı o kadar çok seviyor ve zaman ayırıyorum ki, günlük hayatın gerçeklerinden uzaklaşıyor , adeta kayboluyorum.  Fotoğrafı çekmek ayrı, bir an önce bilgisayara aktarıp, güzel mi çirkin mi, hatalı mı diye meraklanmak ayrı, çeşitli fotoğraf edit programlarıyla işlemek ayrı, çeşitli sosyal paylaşım ortamlarında sunup, dostlar tarafından beğenilip övgüye mahzar olmak ayrı, çeşitli ulusal –uluslar arası fotoğraf yarışmalarına katılıp ödüller kazanmak ayrı, başka fotoğrafçıların kaliteli fotoğraflarını izlemek çok daha apayrı bir zevk… Kısacası her aşaması ayrı bir tat ve lezzet barındırıyor. Bugüne kadar açtığınız fotoğraf sergileriniz ve yakında açılacak olan var mı?       2013 yılı eylül ayında Karaman Belediyesinin katkılarıyla, KARFOT derneğindeki değerli kurucu dostlarla birlikte “Hayat Sineması” adlı karma sergimizi açtık. İkinci olarak “Cumhuriyetimizin kuruluşunun 90. Yılında 9 Sanatcı 90 Eser” adlı karma sergiye 10 fotoğrafımla  Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesinde katıldım. 2014 yılı içerisinde KARFOT derneği olarak Ankara da yapılacak olan “Karaman Tantım Günleri“ nde düzenleyeceğimiz karma sergi çalışmalarımız, Karaman Valiliği İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü ile dirsek temaslı olarak devam etmektedir. Fotoğraf çekmek sizin için ne ifade ediyor, fotoğrafın bir tanımı var mı ?   Daha önceden görmediğim yerleri gezmek-görmek, hayran kaldığım doğa ve orada yaşayan küçük büyük canlı türleri-hayvanlar alemini tanımak, fotoğrafını çektiğim ve yeni tanıştığım insanlarla, iletişim kurmak, ortak noktalarda sohbet edip dertlerine ortak olabilmek, baş başa zaman geçirmek, şehrin gürültüsü, günlük hayatın ve iş stresinden uzaklaşıp, adeta bir terapi, bir rehabilite, bir tedavi aracı olmakta… En mühim ve büyük kazancım da; fotoğrafa gönül vermiş bir çok sanatsever, harikulade insanla ortak paydada buluşup-tanışıp, kalıcı, ebedi dostluklar kurabilmek olsa gerek… Akademik anlamı ise;  Fotoğaf: Yunanca Photos ‘ışık’ ve Graphos ‘çizmek’ sözcüklerinin birleşmesinden oluşmaktadır. Optik ve kimyasal süreçleri kullanarak yüzey üzerinde kalıcı görüntü elde etme sanatı, İngilizce ‘Photography’ sözcüğünün karşılığıdır. Fotoğraf sözcüğü ilk kez İngiliz SirJohn F. W. Herschel (1792-1871) tarafından 1840 yılında kullanılmıştır. Sir John, yakın arkadaşı olan İn¬giliz bilim adamı William Henry Fox Talbotun (1800-1877) uyguladığı yeni yön¬temle, yüzey üzerinde elde ettiği görüntüye fotoğraf adını vermiştir. Bugüne kadar aldığınız ödüllerden bahseder misiniz… Tamamı 2013 uluslararasında yapılan fotoğraf yarışmalarında olmak üzere aldığım ödüller; 1 Altın madalya,  1 Gümüş madalya,  3 Mansiyon,  72 adet sergileme  toplam ödül sayısı şimdilik 77 adettir.  -İngiltere "2013 Bristol Salon of Photography"  -Arjantin "1st int. salon of photography - FCC-2013"  -Karadağ/Montenegro "1st INTERNATIONAL SALON OF PHOTOGRAPHY "MNE OPEN 2013"" -Bosna / Hersek "1st International exhibition of art photography ARTFOTO 2013"  -Sırbistan 1st International Salon of Photography "WOMAN - MAN - CHILD"  -Makedonya "2nd Int. exhibiton of art photography - STREETS 2013"  -Karadağ "1st International Salon of Photography MONTENEGRO 2013”  -Sırbistan "2nd Danube Exhibition 2013 Results"  -Makedonya "8th Int. exhibiton of art photography - Photo Salon Kumanovo 2013" -Hırvatistan DANUBE "1st Rtanj digital circuit 2013"  -Kula-Danube "1st Rtanj digital circuit 2013" -Arbella 3. Uluslararası Fotoğraf Yarışması "Serbest (Renkli / Siyah-Beyaz)" Karaman’da kültür ve sanat deyince…      Gözlem ve kişisel aldığım olumlu tepkilerden gördüğüm kadarıyla,son yıllarda Karamanımızda ki kültür ve sanata olan ilgi-alakanın arttığı düşüncesindeyim.  “Fotoğraf bana göre; aşkla bakmak, kalple görmek ve pozlamayla o anı kalıcı olarak dondurmaktır…” Bugüne kadar çektiğiniz fotoğraflar için bir projeniz var mı      Yeni tanıştığım bu sevda, çok farklı bir dünya, fotoğraf bana göre; aşkla bakmak, kalple görmek ve pozlamayla o anı kalıcı olarak dondurmaktır. Yüreğimin sesini dinleyerek, içimden geldiği gibi, hayatın güzel anlarını dondurarak, bu güzellikleri fotoğraf sevdalılarıyla çeşitli platformlarda buluşturmaya devam edeceğim... Karaman için hayalleriniz var mı      Karaman’da kültür ve sanata katkı sağlayan sivil toplum kuruluşlarının daha aktif olabilmesi, memleketimizin tanıtımı ve kabuğunu kırabilmesi için çok önemli diye düşünüyorum. Bu bilinçle, üzerime misyon edindiğim her şeyi memleketime olan sevdam ile yoğurmaya devam edeceğim. Örnek aldığınız sanatçılar var mı?      Özellikle takip ettiğim yada örnek aldığım herhangi bir isim yok aslında, Ancak güzel olan yerli ve yabancı, her fotoğrafı dikkatlice izlemeye ve nerde- nasıl- varsa hangi exif değerlerinde, kim tarafından çekildiğine mutlaka dikkat ederim.  Fotoğraf çekerken karşılaştığınız zorluklar neler ? yada unutamadığınız bir anınızı paylaşır mısınız ?      Dernek arkadaşlarımla beraber bir hafta sonu köy fotoğraf çekimi etkinliğindeydik. Henüz günün ilk karelerini çekecektik ki, bir koyun sürüsü görüp aracı durdurdum,  dağınık olan sürüyü bir araya toparlamak için, biraz da soğuktan ısınma maksatlı koşarak çobana yardım ediyordum. Aniden bir sivri kayaya ayağım takıldı ve adeta bir kavak gibi yere kapaklandım. Göz ucuyla baktım, arkadaşlarım benim yerdeki halimi fotoğraflıyorlardı. Kalktığımda pantolonum ve sağ dizim 4 yerinden kanamış- parçalanmış karizma gitmişti elden (gülümsüyor)  Gurur ve fotoğraf aşkıyla, ok gibi yerden kalkıp, acısını bile kimselere açık etmeden, yırtık pırtık pantolonum ve kanayan yaralarımla, gün batımına kadar çekime devam etmiştim. Bu fotoğrafa döktüğüm ilk kanım ve unutamadığım bir anımdı artık …     Arşivinizde ne kadar fotoğraf var peki?      Bir buçuk yılda arşivimde o kadar çok fotoğrafım birikti ki inanın sayısını bende bilmiyorum. Ancak şunu net söyleyebilirim; KARFOT dernek üyesi dostlarımla beraber hafta sonlarında düzenlediğimiz çeşitli fotoğraf etkinliklerinde güneşin doğuşu ve batışı arasında bir günde en az 1000-1500 fotoğraf çekiyorum. Bunların arasından kaliteli-hatasız 10-15 fotoğraf çıkartabilirsem o günü kazançlı ve mutlu olarak tamamlıyorum.   Son olarak Çoban ateşine neler söylemek istersiniz ?      Karamanımızda yıllardır kültüre, sanata ve sanatçıya verdiğiniz destek,ilgi ve alakanızdan dolayı sizi kutluyor, teşekkür ediyor saygılar sunuyorum . Biz de ömrümüze güzel bir Çoban ateşi yaktığı için Ufuk İşleker’e teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyoruz. Fotoğrafçılık aslında biraz da yol hikayesi demek, güzel hikayeler ölümsüzleştirmeniz dileğiyle…