Başkan Pekoğlu; "Vermenizden Vaz Geçtik Daha Fazla Almayın Bari, Biz Ona Da Razıyız"

TAKİP ET

Karaman Berberler ve Kuaförler Odası Başkanı Selahaddin Pekoğlu, Sosyal Medya hesabı facebook’tan yaptığı paylaşımda, ekonomik sıkıntılar nedeni ile esnaflara yaptığı ziyaret ile ilgili bir paylaşımda bulundu.

Başkan Pekoğlu paylaşımında; esnafların sıkıntıları ile ilgili şunları söyledi;

“Bu günler de biraz esnaf dostlarımı ziyaret edeyim dedim.

Farklı meslek gruplarından arkadaş ziyareti yaptım.

Kime nasılsın desem bin ah işittim.

Hani şair demiş ya:

“Herkes derdini anlatır durur ben anlatsam onlara derman olur.”

Aynen böyle bir durum söz konusu.

Hangi esnafı dinlesem “bir önce ki dinlediğim esnafın derdi dert değilmiş buna göre” dedim.

Hatta kendi derdimi unuttum neredeyse.

"Milletin derdi bana derman oldu" diyecektim ama ben derdimi anlatamadım kimseye,

ben anlatsam derdimi belki onlara derman olacaktı.

Her neyse Allah dermansız dert vermesin diyelim halimize şükredelim ama esnafın da durumu iyi değil.

Hemde hiç iyi değil.

Bakkalı, berberi, lokantası,kaportacı tamircisi terzisi, kuaförü, fırıncısı, kahvecisi çorbacısı kime “nasılsın” desem, “ekonomik olarak hiç iyi değiliz” diyorlar.

“Kredi borcumuz, prim borcumuz, vergi borcumuz tavan yaptı kiramızı zor çıkartıyoruz, tünelin sonu hala karanlık” diyorlar.

“Böyle giderse kepenk kapatacağız başkan” diyorlar.

Bende bir esnafım hani damdan düşenin halini damdan düşen anlarmış derler ya! Bende onları çok iyi anlıyorum.

Maliyetler her geçen gün artıyor.

Elektrikten suya, doğalgazdan primlerden vergilere devletin esnafın sırtına getirdiği külfet ayrı, birde esnafın kullandığı sattığı ürünlere gelen zam külfeti ayrı.

Ama satış aynı!

Yani esnafın maliyetine her gün dolaylı zam oluyor.

Fakat esnaf malını satarken zam yapamıyor.

Zam yapmayı bırakın malını satmak için neredeyse maliyetine satış yapıyor.

Peki ne olacak esnafın hali?

Eğer devlet köklü bir çözüm bulmazsa bir kaç seneye kalmaz yüz binlerce esnaf kepenk kapatır.

Şimdi bir iki kişi çıkar “başkan açılanlar ne olacak?” diyebilir. Bende derim ki:

Başarı açılan bir iş yeri ile değil o iş yerinin faaliyetini yürütebilmesi ile ölçülür.

Peki devlet ne gibi çözüm bulabilir?

Yıllık belirli bir ciro ortalaması koyup yanın da bir personel çalıştıran bir esnafa vergi, Bağkur, SSK, elektrik, su gibi faturalarda indirim sağlayabilir.

En azından şu sıkıntılı süreci geçene kadar bir paket hazırlayıp esnafa nefes aldırabilir.

Yarın bir gün hiç alamayacağı parayı esnafın sırtına vurup onu batırmanın kimseye faydası olmaz.

Bir esnaf, bir iş yerinde kendi ailesi ile birlikte dört beş kişiye bakıyorsa bu esnafa külfet getirmeyin ve bırakın geçimini sağlasın.

İş yerini kapatınca devlete bu sefer onun külfeti olacak.

Esnafın sorunlarını daha önce de dile getirdim.

Zaten bir esnaf oda başkanı olarak görevim de bu.

Buradan tekrar tekrar sesleniyorum:

"Ey siyasiler esnafın durumu iyi değil. Bizi ciddiye almazsanız bunu bedelini ödersiniz.

Bunca yıldır esnafa ne verdiniz? Hadi vermenizden vaz geçtik daha fazla almayın bari, biz ona da razıyız.

Gölge etmeyin başka ihsan istemeyiz. Bu bile yeter bize.

Yoksa bizde bir gün sizin güneşinize gölge olabiliriz.

Demedi demeyin" diyorum.”