Geçmişten Günümüze Din, Toplum, Devlet İlişkisi Ve 15 Temmuz'un Anlamı

Yayınlanma: 17.07.2025 18:02 Güncelleme: 17.07.2025 18:02

Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) İlahiyat Fakültesi tarafından 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü kapsamında "Geçmişten Günümüze Din, Toplum, Devlet İlişkisi ve 15 Temmuz'un Anlamı" konulu program gerçekleştirildi.

İlahiyat Fakültesi Konferans Salonu’nda düzenlenen programa Rektör Prof. Dr. Mehmet Gavgalı, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İdris Nebi Uysal, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Özer ve üniversite personeli katıldı. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan program açış konuşmaları ile devam etti. “Allah, böyle meşum bir olayı bu millete bir daha yaşatmasın.” diyerek sözlerine başlayan İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Özer, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Bizim genel kodlarımız; din, dil ve tarih şeklindedir. Özel kodlarımız ise akaid, fıkıh ve ahlaktır. Milletimizin ve toplumumuzun bu kodlarının sağlam olduğunu 15 Temmuz’da bir kez daha gördük. Çünkü böyle bir harekete asla müsaade edilmedi. Temennimiz odur ki, bundan sonra bu kodlarımızı daha da sağlamlaştırarak, benzer olayların yaşanmasına mahal bırakmadan, en baştan önleyebiliriz. Bu vesileyle, programımıza katıldığınız için hepinize teşekkür ediyorum.” “Doğru dini bilgiyi topluma ulaştırmak en büyük sorumluluğumuz” Rektör Prof. Dr. Mehmet Gavgalı, darbe girişiminin bir kalkışma olduğunu ve milletin dik duruşuyla bu hain planın başarısızlığa uğratıldığını vurguladı. “15 Temmuz’da yaşanan olay bir kalkışmaydı. Milletimizin dik duruşuyla bertaraf edildi. O gün gösterdiğimiz kararlılıkla böyle bir olayın bir daha yaşanmayacağını ortaya koyduk.” diyen Prof. Dr. Gavgalı, darbe girişiminde bulunanların dini kullanarak bu yola başvurduklarına dikkat çekti. Bu durumun, özellikle İlahiyat Fakültelerine daha fazla sorumluluk yüklediğini ifade eden Gavgalı, “Din, İlahiyat Fakültemizin asli meşguliyet alanıdır. Bu tür girişimlere engel olmanın yolu, doğru bilgiyi doğru yollarla topluma ulaştırmaktır. Biz kendimizi yetiştirmeliyiz. Doğru olmayan fikirlerin yayılmasına engel olmalıyız. Bizim olmazsa olmazımız, dinimizi insanlara en doğru şekilde anlatmaktır. Böylece benzer olaylarla bir daha karşılaşmayız inşallah.” ifadelerini kullandı. İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Mesut Can, 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü etkinlikleri kapsamında verdiği konferansta, sözlerine vatan uğrunda canlarını feda eden aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi minnetle anarak başladı. Doç. Dr. Can, Türkiye'deki din, devlet ve toplum ilişkisini tarihsel bir perspektifle ele alarak, bu dinamiklerin 15 Temmuz darbe girişimi bağlamındaki anlam ve önemini vurguladı. Doç. Dr. Can, ilk dönem İslam tarihinden günümüze kadar din-devlet-toplum arası ilişki biçimlerine ve bu ilişkide yaşanan değişimlere dair değerlendirmelerini paylaşırken, batılılaşma süreciyle başlayan ve Cumhuriyet döneminde çok partili hayata geçişle birlikte yeni bir sürece giren dinî grupların siyaset ve toplumsal alanda daha görünür hâle gelmesinin yeni tartışmaları beraberinde getirdiğine dikkat çekti. Konferansın odak noktası olan 15 Temmuz darbe girişimi hakkında Doç. Dr. Can, bu olayın sıradan bir askerî müdahale olmadığını, dinî görünümlü bir yapılanma olarak devleti içeriden ele geçirme çabası olduğunu belirtti. Örgütün dinî referansları istismar ederek nasıl kitleleri manipüle ettiğini ve kritik kurumlara sızarak devlete nasıl zarar verdiğini anlattı. 15 Temmuz gecesi Türk milletinin demokrasiye sahip çıkma iradesinin, farklı siyasi görüşlerden insanların bir araya gelerek gösterdiği direnişle darbe girişiminin başarısız olmasında kilit rol oynadığının altı çizildi. Din, devlet ve toplum ilişkilerini yeniden değerlendirme ve tanımlama zorunluluğunun ortaya çıktığını ifade eden Doç. Dr. Can, devletin dinî yapılanmalarla ilişkilerini şeffaflık temelinde yeniden düzenlemesi; toplumun ise dinî duyguların manipülasyonuna karşı daha eleştirel ve bilinçli olması gerektiğini vurguladı. Konferans, din, devlet ve toplum arasındaki hassas dengenin korunması ve gelecekte benzer tehditlerin önüne geçilmesi adına önemli noktalara dikkat çekti. Program, İlahiyat Fakültesi öğretim elemanlarından Arş. Gör. Beytullah Çetin’in salâ okuması ve Doç. Dr. Duran Ali Yıldırım’ın duasıyla sona erdi.

Devamını Okumak İçin Tıklayınız