Fırsat Varken!

Yayınlanma: 31.03.2020 12:31 Güncelleme: 31.03.2020 12:31

Çoban Ateşi/ Yasemin CİCİBİYİKHiç alışık olmadığımız bir dönemden geçiyoruz. Geçip giderken, kendimizle yüzleşiyor, kendimize bir şeyler söylüyoruz. Sanki yavaşlamayı öğreniyoruz sil baştan...Evde yeniden ekmek yapmayı, pişenden komşuya vermeyi, oturtup soluklanmayı, soluklanırken düşünmeyi, düşündükçe iyileşmeyi, çekmeceleri boşaltırken neden niye lazım olana vermediğimizi, elimizi vicdanımızın üzerine yeniden koymayı (kendi adıma) usul usul öğreniyoruz. Yani inzivaya çekildiğimiz şu günlerde henüz sıkılmaya vaktim olmadı.  İlk defa beklemeyi öğreniyor kızım da... Bu durumu bir çocuğa anlatmak elbette hiç kolay değil! Odasındaki pencere erik ağacına bakıyor. Her sabah birlikte çiçeklerini seviyoruz "Çok güzeller anne, keşke hep böyle kalsa..." diyor. Ama erik de güzel diyorum. Çığlık atarak " Eveet! Ne zaman çıkacak bu erikler?" diye soruyor. Çiçeklerle vedalaşınca diyorum. Erik yemiş gibi buruşuyor yüzü... Her şey kendi zamanında yol alıyor diyorum. Yani bunun için de beklememiz gerekiyor diyor gülümseyerek.  Sadece çocuklara değil kendimize de  hayatımızdaki ayrıntıları anlatmayı, anlamayı unuttuk. Üstadın (Osman Nuri Koçak) dediği gibi "Çocuklar çiçek adlarını bilmiyorlar" çiçek adlarını öğretemediğimiz dünya bize çiçeklerini sevdirmiyor şu ara...#evdekal dığımız şu günlerde birbirimize cesaret ve umut vermeyi usul usul öğreniyoruz kızımla... Corona günleri geçince yapılabilecekler listesi hazırlıyoruz. Listenin başına yeniden dut ağacına çıkmak istediğini yazmış. Çünkü biliyor, tanıyor ve ağaca çıkmayı çok seviyor. Ya ömrü hayatında bir ağaca çıkmadıysa bir çocuk dedim! Bak sohbet ediyoruz dedim, birlikte kitap okuyoruz, film izliyoruz, müzik dinliyor dans ediyoruz, dua ediyoruz, mutfağa birlikte giriyoruz, gideceğimiz dağların hayalini kuruyoruz, Corona günlükleri tutuyoruz, şimdilik güneşi, yağmuru kuşları bulutları pencereden seyrediyoruz. Cama gelen kuşa iki çift laf ediyoruz.  Kendimizi iyileştirmeyi farklı bir deneyimle öğreniyoruz. Usul usul...  Eskiler "usul asildir" derlerdi. Fırsat varken dostlar! Bizim evde durum böyle... Bugünlerin gelip geçmesine biraz müsade verdik.  Sevdiklerimize sarılamasak da hep aklımızdalar. Bir selam bırakalım istedik. Büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öperiz. Allah'a emanet olun.

Devamını Okumak İçin Tıklayınız