Elitaş'a Deprem Güfteleri Yarışmasında Birincilik Ödülü
Ankara Bizim Dostlar Türk Müziği Kültür Derneği tarafından düzenlenen Deprem Güfteleri Yarışmasında Karamanlı şair ve İLESAM Temsilcisi Hikmet Elitaş’ın “Feryatlar Yükselir Yerlerden Arşa” isimli şiiri birincilik ödülü aldı.
Hikmet Elitaş birincilik ödülünü Ankara’da düzenlenen gecede Naci Tuncel’in elinden alırken, eser bestekar Mücahit Eren tarafından hicazkar makamında bestelenerek jüri huzurunda seslendirildi. Hikmet Elitaş konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Ankara Bizim Dostlar Türk Müziği Kültür Derneğinin düzenlediğini Naci Tuncel hocamın başkanlığını yaptığı Deprem Güfteleri Yarışmasında “Feryatlar Yükselir Yerlerden Arşa" isimli şiirim birincilik ödülüne değer bulundu. Şiirim (Güfte) Kıymetli bestekâr Mücahit Eren hocam tarafından hicazkâr makamında ve düyek usulde bestelenerek Ankara’da yapılan finalde Jüri huzurunda seslendirildi. Başta Naci TC Naci Tuncel hocama, TRT’nin kıymetli sanatçısı İpek Dereli hocama ve Seçici Kuruldaki kıymetli hocalarıma, şiirime bestesi ile can katarak Değerli bir eserin çıkmasını sağlayan Mücahit Eren hocama, verdikleri emekleri için çok teşekkür ediyorum. Bu etkinlikte beni yalnız bırakmayan Ankara'daki tüm katılımcılara şair, bestekâr dostlara ve Karamanlı dostlarıma ayrıca teşekkür ederim. Eserin yolu açık, şansı bol olsun. Umarım TRT’nin repertuarına da kabul edilir” dedi. Elitaş’ın birincilik alan şiiri şöyle; Feryatlar yükselir Feryatlar yükselir yerlerden arşa Ufuklar karlıdır, dağlar sistedir Her taraf virandır bir baştanbaşa Bülbüller figanda güller yastadır. Üstüme gelir hep, şu karşı duvar Koskoca şehirken, şimdi tarumar Yürekler sızlarken saçlarda karlar Gözlerden çağlayan, seller yastadır. Her sokak başında bir kara duman Nasıl bir derttir bulunmaz derman El ele tutuşmuş can ile canan Canlar pare pare, dostlar yastadır. Üstüme gelirken baktığım duvar Koskoca şehirken şimdi tarumar Yürekler sızlarken saçlarda karlar Gözlerden çağlayan seller yastadır. Yürek kora döndü kara gecede Dağlar titrer durur, arz inlemede Kalkıp iner yerler, gök çınlamada Bir toz duman sarmış, iller yastadır. Nasıl bir felâket nasıl bir telâş Düşmüştür sineye harlı bir ateş Bakışlar buz kesmiş gözlerde hep yaş Lâl olmuş söylemez diller yastadır.