EL-MİNNETÜ LİLLAH/MİNNET YALNIZ ALLAH'ADIR
EL-MİNNETÜ LİLLAH/MİNNET YALNIZ ALLAH'ADIR Mahmut TOPTAŞ Nesimi'nin (Miladi 1369-1417) çok güzel bir şiiri vardır. Şiirin adı “Minnet Eylemem” dir: Har içinde biten gonca güle minnet eylemem Arabi Farisi bilmem, dile minnet eylemem Sırat-i müstakim üzre gözetirim rahimi İblisin talim ettiği yola minnet eylemem Bir acaip derde düştüm herkes gider karına Bugün buldum bugün yerim, Hak kerimdir yarına Zerrece tamahım yoktur şu dünyanın varına Rızkımı veren Hüda'dır, kula minnet eylemem Oy nesimi, can nesimi ol Ğani mihman iken Yarın şefaattarım Ahmed-i Muhtar iken Cümlenin rızkını veren ol Ğani Settar iken Yeryüzünün halifesi hünkara minnet eylemem “Sıratı Müstekım üzre gözetirim rahimi İblis'in talim ettiği yola minnet eylemem” derken Sıratı Müstekımin Rabbimizin bize Kur'anıyla gösterdiği yol olduğunu biliyoruz ve o her gün namazımızda “İhdinassıratal Müstekım” i okuyarak o doğru yolu istiyoruz. Çağımızda şeytanlaşmış, iblise pabucu ters giydirecek küçük ve büyük şeytanların öğrettiği yola minnet eylemediğini söylüyor. “rahimi” kelimesi latin alfabesiyle yazıldığında aslının ne olduğunu bilmemiz mümkin değil. Rabbimizin el-Esma'ül Husnasından biri Rahim olan Allah celle celalühün yolunundan gittiğini, ve zalimlerin, iblislerin yoluna minnet eylemediğini söylediği gibi, “Rahim” kelimesi farsça yol manasına gelen ve He harfiyle yazılan “rah” kelimesi ile ise o zaman mana, yol olarak sıratı müstekımi gözetirim, iblisin yoluna minnet eylemem der. İnsanların belini bükenlerden biri de ekmek kavgasıdır. “Acı soğana muhtaç olan yiğitlerimiz” in belini büken açlık değil, doyuran ve sulayanın Allah olduğunu unutmamızdır. Yezit, Hazreti Ömer'in oğlu Abdullah'a “Bana biat edersen aylığını vermeye devam ederim, biat etmezsen aylığını keserim” der. Abdullah da biat etmeyeceğini söyleyince Yezit, “Veren el, alan elden üstündür” hadisini hatırlatır ve kendisinin verici durumunda olduğundan daha hayırlı olduğunu söyleyince Abdullah (Allah ondan razı olsun) “Veren Allah'tır, seni vasıta kılmıştır” der ve yiğitliğini ezdirmez. Yemek duasında sevgili peygamberimizden öğrenerek okuduğumuz “el-Hamdü lillahillezi etamena ve sakana ve cealena minel müslimin” duasında “Bizi doyuran, sulayan ve Müslüman kılan Allah'a hamdolsun” derken doyuranın ve sulayanın Allah olduğunu kendimize ve çevremize hatırlatırız. Bu dünyada herkesin rızkını veren o Ğani ve Settar olan Allah iken hiç bir kimseye hatta yeryüzünün Halifesi Hünkar, Cumhurbaşkanı, Şah, padişah, Kral bile olsa rızk için fısk yapmaz ve kimseye minnet eylemeyiz. (Yarın devam edecek)