EĞİTİM, EĞİTİM, EĞİTİM
Eğitim arabanın ön tekeri gibidir.. Diğer tekerler onu takip eder. Diğer tekerler dediğim, Ekonomi sağlık, siyaset ve diğerleri.. Son 20 yılda 8-9 Milli Eğitim bakanı değişti. Her biri önceki sistemi beğenmedi ve düzeltmeye kalktı. Sonuç Nasretin Hocanın leyleğin ayaklarını kesip kuşa benzettiği gibi.. Dünya genelinde ilk seksenlerde olan bir üniversitemiz sekizyüzlere gerilemiş. Çare; -Bilime açık ilk ve ortaöğretim. -Meslek okullarına önem vermek. -Her öğrenci hangi okulda okursa okusun seviyesinde öğrenci arkadaşları ile aynı sınıflarda okusun. -Daha ortaöğretime başlarken üniversiteye gidip gidemeyeceği belirlenmeli. . Ve üniversite şansı az çocuklar mesleğe ve meslek okullarına yöneltilmeli.. Bizde her şeyi lise sona bırakıyoruz. . Ve sonuç; Ya, sonu bir hiç yüksek okul okumak veya mesleksiz hayata atılmak.. Maalesef "ne iş olursa yaparım" devri biteli çok oldu.. Bu sistem sonunda üniversiteyi bitiren Birçok genç hiç aklında olmayan polislik veya sözleşmeli askerliğe mecburen razı oluyor. Kalkınmış ülkeler Eğitim sistemlerinde 50- 100 senede bir çok az değişik yapmıştır.. Bizde her bir iki yılda değişiklikler yapıldı. Ve sonuç okumuş işsizler ordusu... İktidarlar Eğitim kurumlarına oy deposu olarak bakmamalı... Okuyan değerli arkadaşlarım bu tesbitleri, bilimsel bir yazı gibi algılamayın.. Kısa bir sürede olsa yurtdışında öğretmenlik yapmış emekli bir öğretmenin süzgecine takılanlar olarak görün. Tabii işin uzmanları daha iyi bilirlerde... Sevgi ve saygıyla..