Doç. Dr. Özlem Dülger, Öncesi ve Sonrası Menopoz Dönemini Anlattı
Kadın yaşamının doğal bir dönemi olan menopoz korkulacak bir dönem midir? Öncesi ve sonrası nelere dikkat etmeliyiz? Peki, kemik erimesi menopoz sonrası artar mı? Östrojen tedavisi riskli bir yöntem midir? Ve daha merak ettiğimiz pek çok soruya Karaman Eğitim Araştırma Hastanesi Kadın Doğum Uzmanı Doç. Dr. Özlem Dülger cevap verdi.
-Özlem Hocam ilk önce şuna bir açıklık getirelim, Kadın yaşamının doğal bir parçası olarak görülen menopoz dönemi korkulacak bir dönem midir? Doç. Dr. Özlem Dülger: Oldukça önemli bir konu, öncelikle menopoz tanımlaması yaparsak, kadının yumurtalık fonksiyonlarının doğal olarak azalmasıyla birlikte adet kanamalarının kalıcı olarak kesilmesi durumudur. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tanımına göre ardışık 12 ay adet görülmemesi menopoz tanısı için yeterlidir. Menopoz korkulacak bir dönem midir sorusuna gelirsek, kesinlikle hayır. Menopoz kesinlikle bir hastalık, eksiklik değil tamamen fizyolojik bir süreç ve doğal bir yaşam evresidir. Korku genellikle bilgi ve kültürel algılardan kaynaklanır. Doğru yönlendirildiğinde, bilgilendirildiğinde kadınların büyük bir kısmı bu dönemi oldukça sağlıklı, aktif şekilde geçirmekte. -Peki, Menopoz öncesi kendimizi bu sürece nasıl hazırlamalıyız? Neler dikkat etmeliyiz? Doç. Dr. Özlem Dülger: Bu noktada ‘perimenopoz’ dediğimiz bir terimi öncelikle açıklamak isterim. Perimenopoz, menopozdan önceki, yumurtalıkların östrojen ve progesteron üretiminin düzensizleşmeye başladığı, adet döngülerinin öngörülemez hale geldiği 3-5 yıl sürebilen dönemdir. Bu periodda öncelikle düzenli jinekolojik muayene ve kontrollerimizi aksatmamalıyız. Ayrıca, düzenli egzersiz(yürüyüş, yoga, pilates, yüzme, kas güçlendirme egzersizleri, yüzme) ve kemik sağlığımızı güçlendirmeye( güneşlenme), beslenme düzeni revizyonuna( kalsiyum, Dvit desteği, karbonhidrat tüketiminin azaltılması, bitkisel protein tüketiminin arttırılması), kilo kontrolüne, varsa eğer sigara ve alkol tüketiminin bırakılmasına, uyku düzeni ve stres yönetimine (meditasyon, nefes egzersizleri gibi) dikkat etmemiz gerekiyor. -Erken menopoz nedir? Geciktirilebilir mi? Doç. Dr. Özlem Dülger: Erken menopoz, 40 yaşından önce yumurtalık fonksiyonlarının kaybedilmesi ve adet kanamalarının kalıcı olarak kesilmesidir. Erken menopoz sadece üreme değil, uzun dönem sağlık açısından da önemlidir. Östrojenin erken yaşta düşmesi ile kemik erimesi, kalp- damar hastalıkları, diyabet, vajinal kuruluk ve cinsel işlev sorunları yaşanabilir. Hormon replasman tedavisi (HRT) dediğimiz, eksik hormonları yerine koyma tedavisi menopozu geciktirmez ancak kadınlardaki menopoz belirtilerini( ateş basması, sinirlilik, uykusuzluk, psikolojik dalgalanmaları…) giderir ve yukarda değindiğim hastalık risklerinden korur. Ancak şikâyeti olan her kadına HRT başlamıyoruz, detaylı değerlendirmeler sonrasında ( meme kontrolleri, biyokimyasal testler, smear…) karar veriyoruz. -Menopoz için ne zaman kontrole gitmeliyiz? Doç. Dr. Özlem Dülger: Perimenopoz döneminin başladığı 40-45 yaş aralığında yılda bir kez jinekolojik muayene, meme muayenesi, PAP smear testi ve gerekirse hormon testlerinin kontrolünü öneriyoruz. 45-55 yaş aralığında yıllık kontrollerde jinekolojik ve meme kontrolleri yanında metabolik risler ve vajinal atrofiye bağlı cinsel sağlık sorunları dikkate alınmalıdır. Ne zaman acilen hekime başvurmamız gerekiyor derseniz; 40 yaş öncesi adetler kesilirse, çok düzensiz ve çok fazla vajinal kanama varlığında, menopoz sonrası vajinal kanama durumunda, kemik eklem ağrıları, uykusuzluk ve depresyon belirtileri hissedilirse. -Peki, menopoz etkilerini azaltmak için ne yapmalıyız, nelere dikkat etmeliyiz? Doç. Dr. Özlem Dülger: Daha öncede de değindiğim gibi, düzenli egzersiz, beslenme ve uyku düzenine dikkat, stresi azaltmak, D vitamini, kalsiyum , magnezyum ve omega -3 desteği, ayrıca adaçayı, ıhlamur, rezene, papatya ve keten tohumu çayı gibi bitkisel çayları da östrojen benzeri etkilerinedeniyle şikayetleri azaltmak için öneriyoruz. -Merak edilen bir diğer soru: Östrojen tedavisi riskli bir yöntem midir? Doç. Dr. Özlem Dülger: Çok kritik bir soru. Doğru kişide, doğru zamanda verilirse HAYIR. Yanlış kişide verilirse EVET-riskli olabilir. 60 yaş altı, menopozun ilk 10 yılı içindeki kadınlar, orta- şiddetli menopoz belirtileri olan, kalp hastalığı veya pıhtı öyküsü olmayanlar, meme ve jinekolojik kanser öyküsü olmayanlar için güvenli ve faydalıdır. Ancak, meme ve jinekolojk kanseri öyküsü, felç, pıhtı atma öyküsü, karaciğer hastalıkları ve tanısı konmamış vajinal kanama durumlarında Östrojen tedavisi kontrendikedir. -Özlem Hocam dünyada menopoz yaşı 50-55 iken Türkiye'de 45-50 neden daha erken? Doç. Dr. Özlem Dülger: Türkiye ‘de kadınlarda sigara kullanım oranı, Avrupa’ya göre daha yüksek. Nikotin, yumurtalık kana akımını ve folikül sayısını azaltarak menopozu erken başlatır. Dünyada menopozu erkenleştiren en güçlü çevresel faktör sigaradır. Ülkemizde karbonhidrat ve şeker ağırlıklı beslenme, obezite oranlarının artması, sosyoekonomik faktörler ve stres, endokrin hastalıklar, genetik faktörler( anne menopoz yaşı), yumurtalık rezervini azaltan cerrahilerin uygulanması sebepler arasında sayılabilir. -Peki, Türk kadını menopoz sonrası hızla yaşlanıyor mu? Doç. Dr. Özlem Dülger: Türk kadını menopoz sonrası biyolojik olarak daha hızlı yaşlanmaz, Ancak D vitamini ve kalsiyum eksikliği, düşük fiziksel aktivite, stres, düşük uyku kalitesi, sağlıksız beslenme( kilo alımı, karın bölgesi yaşlanması) ve hormon tedavisinin az kullanılması nedeniyle yaşlanma belirtileri daha görünür hale gelebilir. Sonuç olarak menopoz sonrası Türk kadınlarının hücresel yaşlanma hızı dünyadaki kadınlarda farklı değildir. Ancak Türkiye’de bu dönemin yeterince yönetilememesi, yaşlanma belirtilerini daha belirgin kılar. -Menopoz sonrası kemik sağlığı nasıl korunmalı? Doç. Dr. Özlem Dülger: Menopoz sonrası kemik sağlığını korumak için en etkili yöntemler ; D vitamini ve kalsiyum desteği, düzenli yürüyüş ve güçlendirme egzersizleri, sigaranın bırakılması, sağlıklı beslenme ve gerektiğinde hormon replasman tedavisidir. Bu önlemler, kırık riskini belirgin ölçüde azaltır. Son olarak Özlem Hocanın 5 altın kuralı nedir? Özlem Dülger: HAREKET ET---HAYATINI HAFİFLET, DOĞRU BESLEN---MENOPOZU HAFİFLET İYİ UYKU---İYİ MENOPOZ KONTROLE GİT----GÜVENDE KAL DOÇ. DR. ÖZLEM DÜLGER KİMDİR? 1972 yılında İstanbul’da doğdum. Aslen Karamanlıyım. İstanbul’ da St. Georg Avusturya Kız Lisesi sonrası İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesinden mezun oldum. Tıp Fakültesi esnasında, Erasmus programı kapsamında Frankfurt Goethe Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniğinde staj yaptım. İhtisasımı Süleymaniye Doğumevi ve Kadın Hastalıkları Hastanesinde tamamladım. Aynı Hastanede 2 yıl Perinatoloji bölümünde başasistan olarak çalıştım, ardından 2021 yılına dek İstanbul’da çeşitli özel zincir hastanelerde görev aldım. 2021 yılından beri Karaman Eğitim Araştırma Hastanesi ve Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Tıp Fakültesinde akademisyen olarak, 2025 yılı itibariyle Doçent unvanımı alarak ayrıca Anabilim dalı Başkanlığı görevimi de yürütüyorum. Özelikle riskli gebelik takibi (preeklampsi, diabet, mükerrer sezeryanlar…), jinekolojik hastalıklar, menopoz üzerine çalışmalarımı sürdürmekteyim. Halen fakültemizde Almanca Mütercim Tercümanlık ikinci sınıf öğrencisiyim. Halk oyunları, koro-müzik çalışmaları, seyahat etmek hobilerim arasında.