BİR YOLCUNUN ARDINDAN

Yayınlanma: 17.01.2018 16:00 Güncelleme: 17.01.2018 16:00

BİR YOLCUNUN ARDINDAN Mestan KARABACAK Aralık ayının yirmi dördünde Başkent Ankara'dan bir haber uçtu İkibin on yedi yılı biterken Ahmet Talat Duru dünyadan göçtü. Karaman'ın bir tarafı yıkıldı Feryatlar yükseldi,ağıt yakıldı Göz yaşları sebil oldu döküldü Ahmet Talat Duru dünyadan göçtü. Gitti doksan yıllık bir ulu çınar  Kurudu sayın siz bir ulu pınar  Diyar-ı Karaman elbette yanar  Ahmet Talat Duru dünyadan göçtü. Geç bulup da erken yitirdiğim dost  Sohbeti içtendi eder idi mest  Boş kaldı Yunus tekkesindeki post  Ahmet Talat Duru dünyadan göçtü. Ahlâk numunesi,erdem timsali  Dürüstlükte bulunmazdı emsali  Hak'ka teslim olmuş derviş misali  Ahmet Talat Duru dünyadan göçtü. Zaman öldürmezdi boşta gezerek  Üretirdi okuyarak,yazarak  Sessiz,sakin etrafını süzerek  Ahmet Talat Duru dünyadan göçtü. Yunus Emre dendiğinde ağlayan Mehmet Bey'i duyduğunda çağlayan  Hal-i pür melâlle gönlün dağlayan  Ahmet Talat Duru dünyadan göçtü. Duru gönüllüydü,açık sözlüydü  Sakin bakışlıydı,masum yüzlüydü  Yunus ahfadıydı,sağlam özlüydü  Ahmet Talat Duru dünyadan göçtü. Dönülmez bir yoldur o gittiği yol  Nafiledir artık,desek de dön gel  Eğer varsa hakkım,helâldir helâl  Ahmet Talat Duru dünyadan göçtü.  

Devamını Okumak İçin Tıklayınız