BİR BAYRAK HİKÂYESİ...
Akdeniz'in sıcağı, yazın olabildiğince bunaltıcıdır; fakat kışın da çok soğuk diyemezsiniz. En soğuk olduğu zamanlar yağmurun yağışıyla kendini gösterir. Kar mı? Asla denk gelemezsiniz. Karı ancak Torosların tepesinde uzaktan uzağa görürsünüz. Mersin'de yaşıyor olmamız, ikiz kızlarımın karı ancak "Karlar Ülkesi" çizgi filminde görüp evde kâğıttan yaptıkları sûnî kar ile oyun oynarken görmelerine sebep oldu hep. 2022 kışı, bütün ülkede gerçekten kara kış idi. Mersin merkezine bile az da olsa kar düşmesine sebep oldu. Kızlarım oldum olası memleketim olan Kapadokya'yı merak etmişlerdir. Onlar için "Peri Bacaları" masalsı bir ifade olmuştur her zaman. Dediğim gibi kışın yoğun karlı geçiyor olması, bir anda yarıyıl tatili kararı almamıza vesile oldu. Ocak ayının ortasında bir anda kendimizi Kapadokya'da bulduk. Otobüsten indiğimizde her taraf beyaz çarşaf serilmişçesine bembeyaz idi. Kiraladığımız araç bizi fazla bekletmeden otobüs terminaline gelmişti. Bir an önce otele geçip kısa bir kahvaltı sonrası karın tadını çıkarmak istiyorduk. Öyle de yaptık. Dışarı çıktığımızda Peri Bacaları sanki beyaz bir pelerin giymişçesine büyüleyici idi. Kısa bir gezi turu plânı yaptıktan sonra Avanos'a gitme kararı aldık ve seyahatimiz başladı. Dışarıda tatlı bir rüzgâr esintisi ve ışıltılı bir hava vardı. Henüz aradan beş dakika geçmişti ki, ikizlerimin elleriyle öpücük atık dışarı doğru üflediğini dikiz aynasına bakarken gördüm. Arkaya dönüp; "Canlarım, siz kime öpücük atıyorsunuz?" diye sormamla aldığım cevap oldukça şaşırtıcı idi. "Baba, dışarıdaki dev gibi bayrağımızı görmüyor musun? Bütün bu öpücükler ona..." Ve arkasından gelen soru: "Baba, bayrağımız neden şap şap ses çıkarıyor?" O anda verilecek en güzel cevabı verdiğimi düşünerek şöyle dedim: " Kuzularım, siz nasıl ki bayrağımızın yanağına şap şap öpücük konduruyorsunuz; işte şu deli rüzgâr da bayrağımızın yanaklarından şapur şupur öpüyor. Bu ses de o öpüşmenin sesi." Bu anlık, doğaçlama cevap benim de hoşuma gitmişti ve bir anda "Bir deli rüzgârın öptüğü ten ol!" mısrası zihnime düşüverdi. Otele dönene kadar sayısını bilmediğim kereler zihnimde dolanan o mısra sonrası aşağıdaki şiir doğuverdi. SON ÖRTÜM Ecdâdım savaştı kazandı cengi Kanımdan ilhamdır bayrağın rengi Yıldızla hilâlin var mıdır dengi Sar beni sarmala, son örtüm sen ol Bir deli rüzgârın öptüğü ten ol Kuşlar kanat çırpar gölgende rahat Hep çekil rûhumda, göndere kat kat Allah'ım vermesin düşmana fırsat Sar beni sarmala, son örtüm sen ol Bir deli rüzgârın öptüğü ten ol Seni kızıl korlu küller kıskandı Gelin başındaki tüller kıskandı Çiçeklerin şâhı güller kıskandı Sar beni sarmala, son örtüm sen ol Bir deli rüzgârın öptüğü ten ol Selâmla bizleri kale burcundan Yer beğen kendine gönül hurcundan Yılmadık, bıkmadık vatan borcundan Sar beni sarmala, son örtüm sen ol Bir deli rüzgârın öptüğü ten ol Rabbin Türk'e lütfu bu vatan bizim Üstü tamam, altta, her yatan bizim Senden gelen şeref bizim şan bizim Sar beni sarmala, son örtüm sen ol Bir deli rüzgârın öptüğü ten ol Yakmaz ki dünyânın cılız çırası Bir güldür sînemde kurşun yarası Cennet'ten nişandır barut karası Sar beni sarmala, son örtüm sen ol Bir deli rüzgârın öptüğü ten ol Bize de nasipse şehâdet meyi Uğruna can verir ağası beyi Sana yan bakana vurduk silleyi Sar beni sarmala son örtüm sen ol Bir deli rüzgârın öptüğü ten ol Şehit yeğeniyim ben de Gâziyim Kökü âtideki dev bir mâziyim Rabbim sen râzı ol, ben çok râzıyım Sar beni sarmala, son örtüm sen ol Bir deli rüzgârın öptüğü ten ol Göklerde bir ışık göründü birden Sular içtik Kevser denen nehirden Şehâdet kanıyla arındık kirden Sar beni sarmala, son örtüm sen ol Bir deli rüzgârın öptüğü ten ol Atlılar koşturur ezelden beri Dört nala inletir gökleri yeri Dostlarım alırsa şehit haberi Sar beni sarmala, son örtüm sen ol Bir deli rüzgârın öptüğü ten ol Takvimler 22 Ocak 2022, saat: 17.10'u gösterdiğinde Nevşehir'deki "Elysee Cave House Hotel'de" şiirim yazılmıştı. Dün de bu şiirimin besteleneceği haberini aldım. Duâyen bestekârlarımızdan, Balıkesir Türk Müziği Korosu Kurucu Şefi Kıymetli Hocam Sıtkı Sahil bu güzel haberi ulaştırdı. Bekleyelim efendim! Eminim ki, muhteşem bir bestenin melodisi ile gönüllerimiz kuşlar gibi havalanacak. Haftaya görüşmek üzere dostça kalın, hoşça kalın! 14 Ekim 2024 / Saat: 08.51 / Mersin