BAKAN ELVAN, 'Ticaret Savaşları” Kavramı Gündemde

TC Kalkınma Bakanlığı’nın desteği, NTV & Özgencil işbirliği, Mersin Büyükşehir Belediyesi, Akdeniz İhracatçılar Birliği, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası ve Mersin Ekonomi Platformu bölge ortaklığında 7-8 Mart 2018 tarihlerinde Akdeniz Bölgesi’nde ilk kez “Akdeniz Ekonomi Forumu” düzenlendi. Küresel, ulusal ve bölgesel boyutta ekonomi, sanayi, tarım, lojistik, turizm ve geleceğin kentleri konularının ele alındığı organizasyonun açılış konuşmasını TC Kalkınma Bakanı Sayın Lütfi Elvan, Mersin Valisi Ali İhsan Su, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, Akdeniz İhracatçılar Birlikleri Koordinatör Başkanı Mahmut Arslan, Mersin Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Şerafettin Aşut, KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami ve  Doğuş Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Aclan Acargibi isimler gerçekleştirdi. 17 yıldır Türkiye’nin en uzun soluklu vizyoner toplantısı “Forum İstanbul Konferansları”nı düzenleyen Özgencil Grubu, Türkiye’nin önde gelen yayın kuruluşu NTV ile yeni bir işbirliğine daha imza attı. TC Kalkınma Bakanlığı’nın desteği ile tarih boyunca önemli bir lojistik, ticaret ve kültür merkezi olan Mersin’de, ilk kez “Akdeniz Ekonomi Forumu” adı altında uzun solukluuluslararası bir konferans zinciri başladı. 7-8Mart 2018 tarihlerinde Mersin HiltonSA’da gerçekleşen“Akdeniz Ekonomi Forumu”nun açılış konuşmasını yapan TC Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, “Küresel ekonomiye baktığımızda yeni bir evreye girdiğini görüyoruz. Burada iki önemli husus ön plana çıkıyor. 2008 yılında dünyada küresel bir kriz yaşandı. Bu krizden kurtulmak için özellikle gelişmiş ülkelerin olağanüstü çabaları oldu ve sıra dışı para ve maliye politikaları söz konusu oldu. Ama buna rağmen 2017 yılına kadar özellikle gelişmiş ekonomileri olmak üzere ciddi bir canlanma oluşmadı. Ancak 2017’den itibaren başta gelişmiş ülkeler olmak üzere dünya ekonomisinde çok ciddi bir canlanma oluşmaya başladı ve süreklilik arz eden bir yapıya dönüşmeye başladı. Bu Türkiye için önemli bir fırsat diye düşünüyoruz. İkinci önemli husus ise teknoloji anlamında çok hızlı bir şekilde gelişim ve dönüşümün yaşanmasıdır. Bilgi ve iletişim teknolojilerinin sadece sanayi alanında değil, hayatımızın tüm alanlarına bilgi ve iletişim teknolojilerinin girmiş olmasıdır. Bundan sonraki süreçte küresel bir güç olmak istiyorsak rekabet gücümüzü daha da arttırmak istiyorsak ve dünyada söz sahibi olmak istiyorsak, geriye gitmek istemiyorsak yapacağımız en önemli şey bilgi ve iletişim teknolojilerindeki bu değişime ayak uydurarak dijital dönüşümümüzü gerçekleştirmek” dedi ve tesislerin dijital dönüşümünün gerçekleştirilmesi gerektiğini vurguladı.  “Ticaret Savaşları” Kavramı Gündemde Elvan, “Önümüzdeki yıllar gerçekten gelişmiş ekonomilerin çok daha canlı seyredeceği, çok daha güçlü bir ekonomik alt yapının olacağı yıllar olacak. Bu Türkiye için önemli bir fırsat. 2020 yılına kadar dünya ekonomisinde başta gelişmiş ülkeler olmak üzere ciddi bir canlanma bekleniyor” dedi. Küresel ticaret hacminde de ciddi bir artış olduğunu belirten Elvan, bugünlerde “Ticaret savaşları” kavramının gündeme gelmeye başladığını söyleyerek başta ABD’nin demir ve çeliğe vergi koyacağını açıklamasıyla daha korumacı bir yaklaşım içinde olduklarını ekleyerek üretim ve finanasman yapısının bu derece küreselleştiği bir ortamda korumacı bir yaklaşımın başarılı olamayacağının altını çizdi.  “Küresel ticaretinyarısından fazlası Türkiye’ye en fazla dört saatlik bir uçuş mesafesinde gerçekleşiyor. Türkiye bu kadar önemli ve stratejik bir konuma sahip. Coğrafi açıdan da oldukça şanslı bir ülke olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Afrika, Körfez ve Orta Asya ülkelerine oldukça yakınız” diyen Elvan, Türkiye'nin 1,6 milyarlık insan ve 36 trilyon dolarlık piyasaya hızlı bir erişim imkanına sahip olduğunu, bunun da ülke için önemli bir fırsat yarattığını aktardı. Akdeniz havzasının 21 ülke, 500 milyonun üzerinde nüfus, 8 trilyon dolarlık milli gelir ve 3,7 trilyon dolarlık ticaret hacmine sahip olduğunu kaydeden Elvan, "Dünya hasılasının yüzde 9'u Akdeniz havzasından karşılanıyor ve ticaretteki payı ise yüzde 19. Yüzde 9'luk hasılayı küçümsememek gerekiyor. Çin ve ABD'den sonra en yüksek hasıla Akdeniz havzası. Türkiye olarak bunu bir fırsata dönüştürmemiz ve ticaretteki payımızı daha da artırmamız gerektiğini düşünüyorum" diye konuştu. Mersin'e 13 Milyon Konteyner Kapasiteli Liman Elvan, önlerinde üç önemli liman projesinin olduğunu söyledi ve Ege'de Çandarlı, Karadeniz'de Filyos, Akdeniz'de ise Mersin olduğunu belirtti. Elvan,“Mersin'de yaklaşık 13 milyon konteyner kapasitesine sahip olacak bir liman çalışmalarını başlatacağız. Çandarlı Limanı'nın ihalesi gerçekleştirilir gerçekleştirilmez, Mersin Limanı'nın çalışmalarını da başlatacağız. Sırayla, aşama aşama gitmek istiyoruz. O açıdan takvim programımız var, bu programa uygun olarak çalışmalarımızı sürdüreceğiz” dedi. Özdil, “KKTC, Kıbrıs sorununa kapsamlı çözüm getirmek için çok yoğun çalışmalar sürdürmektedir” KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami, “Ticareti geliştirmek, karşılıklı yatırımları arttırmak, kültürel bağları güçlendirmek ülkelerin kalkınmalarına çok önemli katkılar sağlar. Bu etkileşimi arttırmanın önünü açmaya yönelik bugünkü konferans gibi etkinliklerin son derece önemli olduğunu düşünüyorum” dedi ve KKTC hakkında kısa bilgiler paylaşarak bugün nerede olduklarını, geleceğe nasıl bir vizyonla baktıklarından bahsetti. Nami ayrıca “KKTC, bir taraftan Kıbrıs sorununa kapsamlı çözüm getirmek için çok yoğun çalışmalar sürdürmektedir. Diğer taraftan Kıbrıs sorununun devam etmesinden doğan tüm olumsuzluklara rağmen ekonomisini de güvenle geliştirmek için önemli ve somut adımlar atmaya devam etmektedir” dedi. Mersin Valisi Ali İhsan Su ise “Mersin, dünyada eşine az rastlanır bir şekilde sahip olduğu sektörel zenginliğiyle sadece ülkemizin değil, aynı zamanda Doğu Akdeniz’in de önde gelen kentlerinden biridir. Mersin ilimiz sahip olduğu limanıyla, serbest bölgesiyle, her geçen gün büyüyen lojistik sektörüyle, köklü meslek kuruluşlarıyla, güçlü ve yenilikçi iş insanlarıyla tam bir sanayi ve ticaret kentidir. Çukurova’ımızın bereketli toprakları, dört mevsim üretime imkan veren Akdeniz’in ılıman iklimi, AR-GE ve teknoloji destekli üretimi, çalışkan ve üretken çiftçisiyle elde edilen tarımsal, bitkisel üretim değeriyle de ülkemizin en önde gelen tarım kentlerinden biridir. Dünya medeniyetlerine yön vermiş, onlarca uygarlığa ev sahipliği yapmış Mersin, tarihi zenginliği, kültürel değerleri, inanç merkezleri ve eşi benzeri olmayan doğal güzellikleriyle Akdenizin önde gelen turizm destinasyonlarından biri olmaya adaydır” dedi.  “Doğu Akdeniz bölgemiz coğrafi konumu, doğal ve tarihi dokusu, kültürel birikimleri, sanayi tarım ve turizm potansiyeli, liman-serbest bölge gibi lojistik değerleri, Orta Doğu, Körfez ve Afrika odağındaki stratejik konumuyla gerçekten ekonominin cazibe merkezi konumundadır. 321 kilometrelik sahil şeridi, benzersiz doğal ve tarihi değerleriyle Mersin; deniz, kum, güneş üçlemesi dışında kongre turizmi, dağ-yayla ve kış turizmi, inanç-kültür turizmi, termal ve sağlık turizmi, yat turizmine imkan tanıyan büyük bir potansiyele sahiptir” diyen Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, küresel trendlerin, tarım, sanayi, enerji, lojistik, kadim kentler ve mavi büyüme formlarının ele alınacağı bu ilk toplantının bölgede söz konusu potansiyelin en iyi şekilde değerlendirilmesine önemli katkılar sağlayacağını da sözlerine ekledi.  Mersin Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Şerafettin Aşut, “Türkiye küreselleşme kavramını kısmen de olsa yakalayabildiği için ekonomisini büyütebildi. Bugün dünyanın 17’inci, Avrupa’nın altıncı büyük ekonomisi haline geldi. Ancak bu kavramlar sadece ekonomi değil, sosyal ve siyasal tüm alanlarda bir bütün olarak algılandığında gerçek başarıya ulaşılmaktadır. 80’li ve 90’lı yıllarda ıskaladığımız bazı gelişmelerden dolayı ülke olarak gerçek potansiyelimize paralel, hakettiğimiz bütüncül bir gelişme içerisinde olduğumuz söylenemez. Ama önümüzde yeni bir fırsat ve yeni bir yapılanma modeli var. Endüstri 4.0; üretim anlamında robotik teknolojileri, insan-robot ilişkilerinin iletişimini, hatta robotlar arası iletişimi içeren, bulut teknolojileriyle siber teknolojileri içinde barındıran, nesnelerin interneti ve yapay zeka ile gündelik hayatımızın her alanına dokunan bir gelişmedir. Değişimden korkmadan yola devam etmeliyiz. Endüstri 4.0 bir moda değil, bir zorunluluktur. Bu forumun bu vizyonu ortaya koyacağına ve yol gösterici sonuçlara vesile olacağına gönülden inanıyorum” dedi. Akdeniz İhracatçılar Birlikleri Koordinatör Başkanı Mahmut Arslan, “Akdeniz dünyaya açılan önemli bir kapı. Bu yıl ilk defa düzenlenen ve iki gün sürecek olan Akdeniz Ekonomi Forumu’yla yeni fikirlerin çıkmasını umut ediyorum. Katılımcıların bu platformda yapacağı tartışmaların ve fikirlerin bizi harekete geçireceğine inanıyorum” dedi. Doğuş Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Aclan Acar ise “Akdeniz havzası 21 ülke, 500 milyondan fazla insanı barındıran dev bir bölge. Bölgenin toplam gayri safi hasılası 8 trilyon dolar. Bölgedeki ticaret hacminin de 3.7 trilyon dolar seviyesine ulaştığını görüyoruz. Bu rakamlar bize Türkiye’nin hemen yanı başında çok önemli büyük bir pazarın var olduğunu gösteriyor. Şu anda bölge ülkeleriyle yaptığımız toplam ticaret ise  15 milyar dolar civarında ki Türkiye’nin toplam ticaret hacmi için de son derece küçük bir rakam. Aslında küçük bir rakam olduğu zaman büyüme potansiyelinin de çok büyük oranda var olduğunu görüyoruz” dedi. Acar, bu hacmin arttırılmasının ve ekonominin arzulanan büyüklüğe ulaşmasının dış ticaret ve cari işlemler açığımıza da çok önemli katkıda bulunacağını belirtti.“Mersin, Akdeniz’in kalbinde yer alan çok güzide, çok önemli bir liman şehrimiz. Ama aynı zamanda bölgede Kayseri, Osmaniye, Hatay, Karaman, Adana gibi çok önemli komşu illerin de var olduğunu görüyoruz. Bölgenin ekonomik olarak farklı sektörlere de ev sahipliği yaptığı bir gerçek. Hem tarımsal üretim, hem imalat sanayi açısından da bölgenin çok ciddi büyük birpotansiyeli olduğunu görüyoruz” diyen Acar, bölgede üreticilerin dünyaya açıldığı geleneksel bir ihracat limanı olduğunu, öte yandan bölgeninboru hattıyla bir enerji üssü haline geldiğini ekleyerek turizm ve gastronomide de olağanüstü büyük güzelliklerin barındığını belirtti. Akdeniz Bölgesi’nin önde gelen sanayicileri, yerel yöneticileri, iş adamları ve kanaat önderlerinin de destekleriyle tüm Doğu Akdeniz Bölgesi’ni kapsayan “Akdeniz Ekonomi Forumu”nun “Küresel Gelişmeler Işığında Bölgesel Vizyon” sağlaması amaçlanıyor.