Avara Kasnak ve Aktekke'nin Gazabı

Yayınlanma: 30.04.2019 13:05 Güncelleme: 30.04.2019 13:37

Ahmet TEKahmetalitek@gmail.com    ‘Avara Kasnak’ deyimi, Türkiye’nin her bölgesinde kullanılır. Boş söz ve monoton hale gelmiş, can sıkıcı, getirisi,verimliliği olmayan her türlü iş için kullanılır. ‘Boşa kürek çekmek’ deyimineyakın anlam ifade eder.   Bana bu deyimi hatırlatan, Karaman Belediyesi’nin borçlu olduğunu ifade eden haberler oldu. Belli ki seçimi kazanan MHP ekibi, belediyenin borçlu olduğu haberini yayarak, daha ilk günlerden ‘Bizden fazla şey beklemeyin’ mesajı vermek istemiş olabilir.   Gençler bilmezler ama yaşı 50’nin üzerinde olanlar için hiç yabancı gelmeyecek bir ifadeyi hatırlatmak isterim:“Enkaz devraldık.”   Bu söz, eski başbakanlardan 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’e aittir. Her iktidara gelişinde (Demokrasi tarihimizde en çok seçilen, en çok görevi bırakan başbakandır. Kendi deyimiyle 6 kez gittiği başbakanlığa 7 kez geldi) ilk konuşmasında enkaz edebiyatına sarılırdı.Şimdilerde olduğu gibi o yıllarda ‘Balkon Konuşması’ yapılmazdı.     Demirel’in “Enkaz devraldık” vurgusu,öncelikle ‘seçim döneminde vaat ettiklerimizi yapamayacağız’ anlamına gelirdi.Kendileri ve partisi vaatte sınır tanımazdı. ‘Kim ne veriyorsa 100 fazlası’diyen açık arttırmacı da Demirel’di.‘Enkaz devraldık’ demenin bir sebebi de, iktidarı kaybeden hükümeti kötülemenin en kolay yolu olmasıydı. Kitleler, ‘Bak, bak! Hazine bomboş. Ülke borç batağında.Yeni gelenler ne yapsın’ diyecek, iktidardan beklenen hizmetlerin büyük bölümünden vazgeçilecekti.    Ak Parti 20 yıla yakındır iktidarda, bazı belediyelerde 25 yılı geride bıraktı. Ak Parti gerçekten enkaz devralmıştı.Ülke krizdeydi, bankalar hortumlanmıştı. Kemal Derviş’in çizdiği rota, görece rahatlık sağlamıştı. Bir süre sonra da ‘Enkaz Edebiyatı’nı unutmuştuk. Zira her seçimi kazanan Ak Parti’nin ‘Enkaz devraldık’ demesi kendi ayağına kurşun sıkmak olurdu. Ak Parti hep iyimser tablo çizdi. Göstergelerin süper olduğunu ısrarla tekrarladı. Patates, soğan sorununu bile lehine çevirmenin gayretinde oldu.   Şimdi Karaman’da herkesin dilinde,belediyenin borçları var. “Belediye şu kadar borç yapmış, belediyenin kasası boşmuş” sözleri ‘Enkaz Edebiyatı’nın 20 yıl sonraki yeni versiyonudur.    Önce gönlünüzü ferah tutun, kendinizi germeyin. Belediye mevcut borcu ödemek için sizlere ‘salma’ çıkarmayacak,sizlerden para toplamayacak. Boşuna yorulmayın, borçsuz belediye yok! Karaman Belediyesi, bir esnafın işyeri değildir. Bir fabrikanın satış işlemi gibi el değiştirmemiştir. Devlette süreklilik esastır. Bu genel kuraldır. Sayın Savaş Kalaycı,Sayın Ertuğrul Çalışkan’dan çay ocağı devralmış değildir.    Avara kasnak deyimini hatırlamama sebep,belediyenin borcunu kendine dert edinen gariplerdir. Bir çok yerde Ak Parti-MHPittifak yaptı. Karaman’da da bir çok Ak Partili, belki yöneticileri de dahil,MHP’ye oy vermiş olabilir. Hükümet, ittifak ettiği ortağını parasız bırakmaz.     Enkaz Edebiyatı’ndan murat, Karaman’a yeterli hizmeti yapamamak endişesi ise şimdiden Karaman’a yazık. Karaman her şeyiyle enkaz halinde değil miydi?Bunu görmediniz mi? Kaldırımı yok, parkı yok,yollar delik deşik, her yer moloz yığını değil miydi?Görüntüsüyle korkutan belediye binasının hali bile Karaman’ın bir enkaz olduğunu göstermiyor muydu?   “Belediye borçluymuş, sökülen taşlar Başkan Kalaycı’yı bekliyormuş.” Beni mi bekleyecekti? Kim seçimi kazanmışsa onu bekleyecekti.     Karaman avara kasnaktan kurtulmalı. Bunu yapacak olan da Sayın Kalaycı’dır. Belediyenin borcu varsa mülkleri de vardır,düzenli geliri de.   Bir ay geride kaldı. 5 yıl da aynı hızda geçecektir. Boş boğazlara itibar edilmesin. Güzel işler için adım atılsın.   Gün, gidenin arkasından konuşma günü değil.İyi yapsalar, iyi olsalar devam ederlerdi. Halk yenilik istedi, yeni ekibe görev verdi. Hiç bir mazeret, işinizin ve vaatlerinizin önüne geçmesin.Herkesin yaptığı da yapmadığı da göz önünde.    Bahar bitiyor, Karaman tozdan çamurdan kurtulmamış halde. Temizlik hizmetleri seneye mi kaldı? Aktekke önündeki temizlik çalışmasına bakınca gözlerime inanamadım. Büyük bir saç kurutma makinesi benzeri aygıtla kaldırımdan çevreye toz yağdırılıyordu.    Aktekke Meydanı benim Karaman’da en çok üzüldüğüm yerdir. Daha önceki yazılarımda Aktekke’yi ele aldım, bakımsızlığını,pisliğini, Karaman’a yakışmadığını anlatmaya çalıştım.   Aktekke, kendisine hürmet göstermeyen her başkanı gönderdi. Ağaçları kesen başkandan, mimar olduğu halde Aktekke’ye layık olduğu estetiği gösteremeyen yaşlı başkana, meydanın zeminine el atmayı beceremeyen son başkana kadar herkes Aktekke’nin şamarını yedi. Aktekke’nin gazabı olabilir mi?    Aktekke’de şenlik düzenlenmiş, çocuklar çok eğlenmiş. Çocukların gülüp oynaması bizi de mutlu eder. Etkinliği yaptığınızmeydanın zeminine hiç mi bakmadınız? Şenlik için hangi firmaya ne kadar ödeme yapıldığını Karaman halkı merak etmeyebilir. Ama bu paranın cüzi miktarı Aktekke Meydanı’nın onarımına gitse iyi olmaz mıydı? Bundan sonra şölen için yeni bir yer bulmanızı öneririm. Konya’daki Mevlana Türbesi’nin önünde eğlence nasıl yakışık almazsa, Aktekke de aynı hürmete layık olmalıdır. Aktekke Meydanı’nın yeni bir bakışla, cami ve haziresi de dikkate alınarak ulviyetine uygun düzenlenmesini arzu ederim. Her eğlence, etkinlik, şenlik ve şölenin Karaman’ın pırlantası olan Aktekke’de yapılmasını içime sindiremiyorum. AkParti’nin Aktekke yanlışını MHP’nin sağduyulu kesiminin düzeltmesini umut ediyorum. Eğer Aktekke yakınındaki meydan adı verilen alandan ve bu alandaki curcunadan bir başka siyasi görüş sorumlu olsaydı, başta Ak Parti, sonra muhafazakar partiler tepki gösterir, cami çevresinde ibadete engel olunduğu iddiasıyla kampanyalar düzenlerlerdi.   Ankara Karamanlılar Derneği’nin ‘Başkentte Karaman’ dergisinin ilk sayısında Karaman’ın gurur duyacağı değerlerinden biriolan Sevgili Yusuf Yıldırım’ın ‘Şehrin Kalbi: Aktekke Camii ya da Mader-iMevlana’ başlıklı yazısını okumanızı öneririm. Bu yazıyı yeni başkan SayınSavaş Kalaycı ve ekibinin okuması gerekir. Mutlaka biliyorlardır; günümüzde herkes her şeyi biliyor. Okumaları kendilerinin yararına olacaktır.    Karaman’da yöneticilerin yerel medyayı dikkate almadıkları, önemsemedikleri kanaati var. Benim gözlemimde aynı doğrultuda. Yöneticiliğin gereklerinden olabilir. Yusuf Hoca’nın güzel yazısı Aktekke’ye yeni bir anlayışla bakmanızı sağlayabilir.Yenibir Aktekke yapılmasını beklemiyoruz, buna gücünüz ve ufkunuz yetmez. Ama Aktekke’ye sahip çıkabilirsiniz. Bu yazıyı okuyup, ‘Aktekke camidir, cami belediyenin işi değil’ diyecek kişiler çıkacaktır. Aktekke derken, camiyi değil, caminin çevresini kastediyorum. Hani Ak Parti’nin bitmeyen, biteceğe benzemeyen Meydan Projesi var ya... İşte bunun gibi bütünlüklü bir projeden bahsediyorum. Yoksa camiye ‘ellemenizi’ istemem. ‘Ellenen’ şeylerin bozulduğunu bilecek yaşı geride bıraktım.   Unutulmasın, Aktekke çevresiyle Aktekke’dir. Edirne için Selimiye, İstanbul için Sultanahmet, Bursa için Ulu Cami neyse Karaman için Aktekke odur.   Kusuru kendine söylenmeyen kişi, ayıbını meziyet sanır.Burası Aktekke’nin karşısı, Defterdarlık yakını. Sabah 06.00’da temizlik başlamış! Amane temizlik. Soba borusu genişliğindeki bir yerden basınçlı hava çıkıyor. Emme işlemi değil, püskürtme yapılıyor. Borunun ağzı nereye dönse oradan bir tozbulutu havalanıyor. Temizlikten sorumlu kim varsa hepsini kaldırıma sıralayıp,toz banyosu yaptırmak uygun olmaz mı? Başka cezaya gerek yok. Toz kaldıran belediye olarak anılmayı hak ettiniz. Yaptığınız işin Türkiye’de bir örneği varmıdır? Bir başkasın Karaman. Temizliğe devam. 

Devamını Okumak İçin Tıklayınız