53 Baro'dan Ortak Basın Açıklaması: Soykırım Günahı Bu Milletin Üzerine Yapışmayacak, Bu Hususta Başımız Asla Eğilmeyecektir

Yayınlanma: 27.04.2021 10:19 Güncelleme: 27.04.2021 10:19

Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Joe Biden'in 1915 olaylarıyla ilgili yaptığı açıklamalarına Türkiye'nin birçok kesiminden tepkiler gelmeye devam ederken aralarında Karaman'ın da bulunduğu 53 Baro ortak bir basın açıklaması yaparak Biden'i kınadılar.

53 Baro tarafından yapılan ortak basın açıklamasında, "ABD Başkanı Biden'ın 1915 olaylarına dair yapmış olduğu 24 Nisan tarihli açıklamasını kabul etmiyor ve en  güçlü şekilde kınıyoruz. Yıllardır arşivlerin açılması ve meselenin tarihçilere bırakılması yönündeki sağduyulu çağrılarımıza rağmen, siyasi düşüncelerle yapılan bu tip açıklamalar maksatlıdır ve tarihi gerçeklerle çelişmektedir.Ermeni meselesinin bilimsel açıdan değerlendirilebilmesi için, ABD ve  İngiltere başta olmak üzere batılı devletlerle Rusya, Gürcistan ve Ermenistan devletlerinin o döneme dair arşivlerinin erişilebilir olması gerekir. Halbuki konuyu tarihi anlamda açıklığa kavuşturacak bu kaynaklar ya tamamen kapalıdır veya kısıtlı olarak bilim insanlarının çalışmalarına açılmıştır. Oysa Türkiye bu hadiseye ilişkin kaynakları tamamen ve kısıtlamasız olarak açmış bulunmaktadır. İşin bir başka ve önemli yönü ise hukuki boyutudur. Radikal Ermeni çetelerinin 1890’dan 1896’ya kadar devam eden isyanları ve 1. Dünya savaşında paramiliter unsurların yarattığı tedhiş ve katliamlara karşı Osmanlı Devleti "Muvakkat Sevk ve İskan Kanunu” ile meşru müdafada bulunmuştur. 1915 yılının 27 Mayıs’ında kabul edilen bir kanunla, Ermeni toplumunun bazı kesimlerinin bir yerden başka bir yere -ama başka bir ülkeye değil-, devletin bir noktasından yine başka bir noktasına nakillerini ön gören bir düzenleme yapılmıştır. Söz konusu olağanüstü süreçte Ermeni toplumunun paramiliter örgütlerinin cephe gerisindeki masum insanlara yönelik katliamlara girişmesi ile Osmanlı Devleti acilen bu konuyu hukuk zeminine taşımak zorunda kalmıştır. Sevk ve İskân Kanunu ile Osmanlı Devleti, kendisine isyan etmiş ve silah doğrultmuş olan Ermenileri hâlâ vatandaş olarak görmüş, onları sınır dışı etmek yerine bir başka noktada yaşamlarını sürdürebilecek şekilde karar almıştır. Osmanlı Devleti topraklarında, İngiltere ve Fransa’nın desteğinde ve ABD’nin himayesinde bir Ermeni Devletinin kurulmasına yönelik çalışmalar, Türk milletinin 19 Mayıs 1919 tarihinden itibaren Mustafa Kemal Paşa liderliğinde yürütmüş olduğu “İstiklal Harbi” neticesinde imzalanan 24 Temmuz 1923 tarihli Lozan Barış Antlaşması ile son bulmuştur.Bu antlaşma, ulus devlet olarak kurulan yeni Türk Devleti’nin hukuki varlığı ve sınırlarını tüm  dünyaya kabul ettirmiştir. Böylelikle batılı devletlerin istismarına açık olan “Ermeni Meselesi” veya “Şark Sorunu” da ebediyete kadar kapanmıştır.  Uluslararası ve yabancı mahkemelerde görülen davalarda da Türkiye’nin ve Türk tezinin haklılığı ortaya konulmuştur. Bu çerçevede, hukuki veya tarihi hiçbir dayanağı bulunmayan, tamamen Türkiye’ye karşı bir şantaj maksadı taşıyan ABD Başkanı Biden’in açıklaması kabul edilemez. Son iki yüz yıl boyunca kaybettiği coğrafyalarda soykırım, katliam ve etnik temizliğe maruz kalan Türk Milleti soykırım faili olamayacak yegane topluluktur. İki yüz yıl önce Müslüman ve Türklerin çoğunlukta olduğu Mora ve bugünkü Ermenistan topraklarında tek bir Türk kalmamış olması, kimin veya kimlerin soykırım faili, etnik temizlik sorumlusu olduğunu ortaya koymakta yeterlidir. Koca bir Amerika kıtasını, zamanının biyolojik silahlarıyla yerli halklarından arındıran, dünyanın hemen her tarafında vahşet ve yıkımlarla birlikte büyük katliamlar, soykırımlar gerçekleştiren; gözünü kırpmadan nükleer silahlarla iki şehri yok eden ABD, 1915 olayları ile ilgili söz söyleyebilecek son ülkedir. Daha dün Körfez Operasyonu ile yarattığı yıkım dünya kamuoyunun hatıralarında olanca canlılığı ile yaşamaktadır. Dahili ve harici bedhahların işbirliği ve çabalarına rağmen soykırım günahı bu milletin üzerine yapışmayacak, bu hususta başımız asla eğilmeyecektir. Bizlerin devletten beklentisi, genel kınama söylemlerinden uzaklaşılarak, bu emperyal tavır ve tutum karşısında ülkemizdeki ABD lehine olan tüm avantajlı anlaşmaların gözden geçirilmesi ve gereğinin yapılmasıdır. Aşağıda ismi bulunan barolar olarak ABD Başkanı'nın 1915 olaylarına dair yapmış olduğu 24 Nisan tarihli açıklamasını kabul etmiyor ve en güçlü şekilde kınıyoruz" dendi.    1. Afyonkarahisar Barosu    2. Amasya Barosu    3. Ardahan Barosu    4. Aydın Barosu    5. Balıkesir Barosu    6. Bartın Barosu    7. Bilecik Barosu    8. Bolu Barosu    9. Burdur Barosu    10. Çanakkale Barosu    11. Çankırı Barosu    12. Çorum Barosu    13. Denizli Barosu    14. Düzce Barosu    15. Edirne Barosu    16. Elazığ Barosu    17. Erzincan Barosu    18. Erzurum Barosu    19. Eskişehir Barosu    20. Giresun Barosu    21. Gümüşhane-Bayburt Bölge Barosu    22. Iğdır Barosu    23. Isparta Barosu    24. Kahramanmaraş Barosu     25. Karabük Barosu    26. Karaman Barosu    27. Kastamonu Barosu    28. Kayseri Barosu    29. Kilis Barosu    30. Kırıkkale Barosu    31. Kırklareli Barosu    32. Kırşehir Barosu    33. Kocaeli Barosu    34. Konya Barosu    35. Kütahya Barosu    36.Malatya Barosu    37. Manisa Barosu    38. Muğla Barosu    39. Nevşehir Barosu    40. Niğde Barosu    41. Ordu Barosu    42. Osmaniye Barosu    43. Rize Barosu    44. Sakarya Barosu    45. Samsun Barosu    46. Sinop Barosu    47. Sivas Barosu    48. Tekirdağ Barosu    49. Tokat Barosu    50. Trabzon Barosu    51. Uşak Barosu    52. Yozgat Barosu    53. Zonguldak Barosu    

Devamını Okumak İçin Tıklayınız