İTİDAL VE İTİRAZ…
Osman Nuri KOÇAK
Çok hassas bir dönemden geçiyoruz.
Söylenen sözün gerçek anlamı ile değerlendirilmesinin zor olduğu dönemler…
Niye böyle oldu?
Herkesin malumu…
Ama olan oldu. Şimdi bu olandan nemalanmaya kalkan ülke düşmanlarının çengi günü.
Önümüzdeki sorun, bunu görüp görememe sorunu.
Demokratik nizamlarda partiler ve partililer birbirinin düşmanı değil, rakipleridir.
Özünde ise kardeştirler.
Kim ki diğer partiyi düşman ilan ediyor, bu ülkenin ve demokrasinin dostu değildir.
Kim ki amaçlarına ulaşmak için bu ülkenin evlatlarını öldürüyor, bu ülkenin dostu değildir.
Kim ki, bunları protesto ediyorum diye ortalığı ateşe veriyor, o da bu ülkenin dostu değildir.
Kim ki, bu ülkenin asırlardır süren kardeşliğini bozmaya çalışıyor, dost değildir.
Kim ki demokrasiyi, bulanık havadan nemalanma düzeneği görür, bu ülkenin dostu değildir.
Demokrasi, Her soruna halkın gözü önünde, açık bir şekilde ve parlamentoda çözüm arayan bir hukuk - adalet düzeneği ve metodudur.
Devlet hukukunu yok saymak, devletin adaletine güvenmemektir. Bu çok ciddi bir sapmadır.
Hele hele devlet gerçekten adalet dağıtamaz duruma geldi ise bu da bir felâkettir.
Kendisini güvende hissedemeyen toplumları ise ne yapacağını kestirmek mümkün değildir. Hele de sokak siyasetinin sonuçlarını bilmeyenlerin sokakları yangın yerine çevirmelerinin bumerang etkisini, bilenlere bir sormalarını öneririm
Herkese itidal öneriyorum.
Devletin hukukuna ve adaletine güvenmeye devam etmeli, ona olan güven zedelenmişse meşru zeminlerde ona olan güveni artırmaya çabalamalıyız.
Bir de itirazım var.
Ortalığı ateşe verenler CHP binalarını da hedef almış durumdalar.
CHP Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyetlerinin partileşmiş halidir ve bu ülkenin kurucu gücüdür.
Onun adını bazı partilerle aynı kefeye koyma ve eşleştirme gayretleri bunu yapanların boğazına durur.
Sükûnet içinde seçimi yapabilmeliyiz. Seçim yapamayan bir ülke durumuna düşersek vay halimize…